Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi Yolsuzluk bütçesi büyüklüğünde bile değil

CHP PM Üyesi ve Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın kadının güçlenmesine yönelik politikaları hayata geçirmek yerine, ailenin güçlenmesine yönelik politikalar yürüttüğünü söyledi. Yüceer, 2013’te 237, 2014’ün ilk on ayında da 217 kadının katledildiğini belirtti. Bakanlık’tan kadının adının silindiğini söyleyen Yüceer, “Bakanlığın bütçesi 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarında ortaya çıkan 247 milyar kadar büyük de değil, hatta devede kulak” dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi Yolsuzluk bütçesi büyüklüğünde bile değil
16 Aralık 2014 Salı 18:19

 CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Genel Kurul’da 2013-2015 Merkezî Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi üzerinde CHP Grubu adına konuştu.

BÜTÇE MEŞRU DEĞİL

ASPB bütçesini sert bir şekilde eleştiren Yüceer, şöyle konuştu:

“Bütçenin halkımızın sorun ve sıkıntılarının giderilmesinde, huzur ve refahının sağlanmasında bir umut yaratabilmesini; bu umudu, ufuğu vizyona dönüştürülebilmesini çok isterdik ama maalesef ortada ne bir vizyon var ne bir umut var. Bu üçüncü bütçemiz ama sanki daha önce hiç komisyonlarda, Genel Kurulda konuşulmamış gibi hiç ders çıkarılmamış. Hiç utanılmamış, sıkılınmamış, yine Sayıştay denetim raporları, belgeler denetime sunulmadığından dolayı Meclise getirilmedi. Yani bakanlıkların bilgi, belge, hesabı denetlenemedi. Buradan parmak çoğunluğuyla bu bütçe kabul edilse de Sayıştay’ın denetim raporları Meclise gelmeden bu bütçenin meşru olup olmadığını öncelikle siz değerli milletvekillerinin ve kamuoyunun gündemine sunuyorum. “

ADINDA KADIN YOK!

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın 2011 yılında kanun hükmünde kararnameyle kurulduğunu hatırlatan Yüceer, sorumluluğunun ve sorunlarının büyük kısmını kadınlar oluşturmasına rağmen adında kadın olmayan ASPB’nin kendine ait ne binası ne adı ne de yasası olduğunu belirtti. Yüceer, ASPB için “Sayın Bakanın kime ödediğini bilmediği ama ayda 765 bin lirayı tıkır tıkır ödediği kiracı bir bakanlık” ifadelerini kullandı.

DEVEDE KULAK

Bakan İslam’ın, Bakanlığının bütçesinin 2002 yılında 1 milyardan 2015 senesinde 18 milyara çıkmasıyla övündüğünü belirten Yüceer, “Ancak bu övünme boşuna bir övünme çünkü birincisi; ülkemizde sayıları hızla 2 milyonu bulan Suriyeli sığınmacılar düşünüldüğünde bu bütçe çok da büyük değil. İkincisi; bu on iki yıl boyunca enflasyon oranları göz önüne alındığında o kadar da büyük bir bütçe değil. Üçüncüsü; hem boşuna övünüyoruz Sayın Bakan çünkü bütçesi 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarında ortaya çıkan 247 milyar kadar büyük de değil, hatta devede kulak” dedi.

KADINLARA AYRILAN PARA 1 YOLLIK KİRA BİLE DEĞİL

Bütçede en az pay ayrılan kısmın Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü olduğunu kaydeden Yüceer, “Görevi kadın ve erkeğin eşitliğinin sağlanması, kadınların sosyal, toplumsal yaşamın her alanında güçlendirilmesi, kadına şiddetin, ayrımcılığın önlenmesi olan Kadının Statüsü Genel Müdürlüğünün bütçesi, Sayın Bakanın söylemediği, söyleyemediği, söylemek istemediği bir yıllık ödediği kirası kadar değil. Sanırım, o kişi 38 milyon kadından daha mağdur” ifadelerini kullandı.

KADIN 2. SIRADA

Bakanlığın kadının güçlenmesine yönelik politikaları hayata geçirmek yerine, ailenin güçlenmesine yönelik politikalar yürüttüğünü kaydeden Yüceer, AKP'nin yerel yönetimler ve aile sempozyumları, belediyenin evlilik okulları, ‘Güçlü Aile Güçlü Toplum’ projeleri bu aileyi güçlendirme projesinin bileşenleri olarak birer birer gündeme getirildiğini bildirdi. Yüceer, "3 ya da 5 çocuk doğurun" sözlerinin kutsal aile vurgusu, kadınların makamının analık, mekânının evi, ailesi olduğu sözlerinin, bu projenin temel politikalarını işaret ettiğini kaydetti.

Bu kadar projeye, teşvike, nasihate rağmen, son yıllarda özellikle boşanmaların arttığını, evlenmelerin azaldığını anımsatan Yüceer, “Öncelikle aile kurabilmek ve aile kalabilmek lazım. Bakın, TÜRK-İŞ'in raporlarına göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 1.205 lira, yoksulluk sınırı 3.926 lira, bugün asgari ücret 889 lira yani maalesef açlık sınırının altında. Şu an İŞKUR'a kayıtlı 2 milyon 644 bin işsiz var, her gün 8 kişiden 1'i muhtaç, 2 milyon muhtacımız var. Çalışanların önemli bölümünün bu grupta olduğunu düşünürsek Türkiye'nin hâli içler acısı, 30 milyonu yoksulluk sınırı altında, 20 milyonu açlık sınırı altında bir ülke” dedi.

BAKAN KAÇ KADIN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ BİLMİYOR

Sosyal yardımlarla bu yoksulluğu bitirmek yerine, yoksulluğu yok etmek yerine, tam tersi yoksulluğu yöneterek siyasi iktidarını güçlendirmek yönünde düzenlemeler yapıldığını kaydeden Yüceer, “Yıllara göre kaç kadının şiddete, cinayete kurban gittiğini Sayın Bakanımızın bundan önceki selefine sorduğumuzda, bize verilen, daha doğrusu verilmeyen cevapta durumun ne kadar ciddi olduğunu bu olayın ciddiyetsizliği bile yeterli açıklamak için zaten. Bakan vermiyor ama ben vereyim, 2013'te 237 kadın, 2014'ün ilk on ayında 217 kadın katledildi. Peki, siz ailenin bütün manevi yükünü, sorumluluğunu kadın üzerine yıkın, üzerine şiddet, baskı uygulayın, sonra buradan mutlu bir aile, güçlü bir aile, güçlü toplum bekleyin, bu mümkün değil. Dolayısıyla, kadına şiddet, cinayet, baskı, kadın-erkek ilişkilerinde güçlü toplum için, güçlü aile için, güçlü demokratik gelişmiş Türkiye için bir an önce aşılması gereken bir durum” ifadelerini kullandı.

NEDEN KRAŞ AÇMIYORSUNUZ?

Yüceer sözlerine şöyle devam etti:

“İzmir'de karakolda polisler tarafından dövülen kadına biliyorsunuz dokuz yıl, döven polislere bir yıl ceza verildi. Siyasetçilerin zaten ayrımcı, ötekileştirici söylemlerine bizler susarsak, üstüne bunlarla zihni bir projeleri yürütmeye çalışırsak toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gideremeyiz. Tam tersi, bu güçlü aile, güçlü toplum hikâyelerimiz, söylemlerimiz de hayal olur. Bir yandan üç dört çocuk diyoruz, bir yandan diyoruz ki istihdamı artıracağız; bu da çok sağlıklı değil. Çünkü bütün göstergeler bunun böyle olmadığını, çok doğumla, çok doğuran kadınla istihdamın ters orantılı olduğunu evrensel bir şekilde bizlere gösteriyor. Peki, biz çok doğur diyoruz, çalışalım, istihdam yaratalım diyoruz ama kadınların çalışmasında en büyük engel olan ucuz ve yaygın kreş sisteminin olmamasını, en büyük engeli… Neden kreş açmıyoruz? Neden aylık kreş desteği yapmıyoruz Sayın Bakan? Bunu da işin açıkçası ben merak ediyorum.”

NOKSANLIK SENİN DÜŞÜNCELERİNDE

CHP’li Yüceer sözlerini Hacı Bektaş Veli’nin "Erkek dişi sorulmaz muhabbetin dilinde, Hakk'ın yarattığı her şey yerli yerinde. Bizim nazarımızda kadın erkek farkı yok, Noksanlık da eksiklik de sizin görüşlerinizde" sözleriyle bitirdi.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.