CHP'den AK Parti'ye sert eleştiriler
Cumhuriyet Halk Partisi seçim çalışmalarını yaptığı 2 kahve toplantısıyla sürdürdü. Her iki kahvede de iktidar partisi AKP’ye yüklenen CHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü ve diğer vekil adayları AKP iktidarına ve izlediği politikalara eleştirilerde bulundular.
TERÖRÜ HORTLATTIRDILAR
CHP İlçe Teşkilatı'nın düzenlediği kahve toplantılarına CHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Fedahi Güven, CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran ve İlçe Yönetimi ile oldukça geniş bir topluluk katıldı.
Adeta gövde gösterisi yapan CHP’liler, AKP’ye yüklenerek izlediği politikaları eleştirdiler. Açılış konuşmasını yapan CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran kalabalıktan memnun olduklarını belirterek, ‘’Bizi dinlemek üzere buraya gelen saygıdeğer halkımıza teşekkür ederiz. Gittiğimiz her yerde bizleri kalabalık ve coşku ile karşılayanları gördüğümüz zaman, ülkemize sahip çıkanları gördüğümüz zaman son derece mutlu oluyoruz’’ dedi.
CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran’ın ardından CHP Tekirdağ Milletvekili adayı Fedahi Güven bir konuşma yaptı.
2002’de AKP’nin İktidara geldiğinde terörün sıfır olduğunu belirten Güven ‘’2002 yılında halkımız teveccüh gösterdi ve AKP’yi tek başına ülkemizin başına getirdi. O zaman onlar iktidar olduklarında terör tamamen sıfırdı. Ancak 2003 yılında Devlet Bakanı Ali Babacan Dubai’de ABD ile 'Türkiye Irak’a hiçbir şekilde müdehale etmeyecek ve Kuzey Irak’a girmeyecek’' diye gizli bir sözleşme imzaladı. Karşılığında da ne istedi biliyormusunuz? 'Ya 1 milyar dolar hibe edersiniz, ya da düşük faizle 8.5 milyar dolar verirsiniz' dedi ABD’lilere. Karşılığında da bastı imzayı. Şimdi o anlaşma yüzünden asker giremiyo K. Irak’a, her gün gelen şehit haberleriyle de yüreğimiz yanıyor. Ama sizlerin destekleriyle CHP iktidar olduğunda hepsinin kökünü kazıyacağız. Ne Talabani’yi tanırız, ne de Barzani’yi!.
SEN OĞLUNA 1 YTL’YE MAZOT VERİRSEN BİZDE ÇİFTÇİMR 1 YTL’YE MAZOT VERİRİZ
Dokunulmazlıklar kaldırılsın, Milletvekili’de yargılansın diye uğraşılıyor, ama onlar takmıyorlar bile. Neden? Çünkü arkalarında kendilerini bekleyen 200 tane dosya var. 200 dosyadan yargılanacaklar. O yüzden kaldırtmıyorlar dokunulmazlığı. Ama halk onları yargılayacak 22 Temmuz’da sandıkta. Bir diğer hususa bakıyoruz, çiftçilik hayvancılık bitirildi, çiftçi ezildi. Köylü, çiftçi milletin efendisiydi ama AKP döneminde çiftçi kayboldu. Buğdayın fiyatı yılar önce 280 bin liraydı bugün hala 280 bin lira. Ama seçim dönemi yaklaştığı için zam yaptılar 400 bine çıkarttılar. Amaç çiftçinin ağzına 1 parmak bal çalmak seçim öncesi. Seçim kitapçıklarına bakıyoruz tarımla ilgili tek bir cümle bile yok. Ama bizim dönemimizde çiftçi, köylü yükümüz değil gücümüz olacak. Çiftçilikte tasfiyeye son verilecek, mazot ucuzlayacak. Başbakan yalan söylüyorlar mazotu ucuzlatamazlar diyor. Biz de diyoruz ki; sen oğlunun gemisine 1 YTL’ye mazot verirsen biz de çiftçimize veririz ve bu bize yük olmaz. Kaldırırız mazottan ÖTV’yi, mazot 1 YTL olur’’
HALK HASTANE KAPILARINDA BEKLETİLMEYECEK
‘Ben yaklaşık 20 yıldır Çerkezköy’de yaşayan bir kardeşinizim. Üniversiteyi bitirdiğimden beri de özel sektörde idarecilik yapıyorum. Bugün OSB bakımından en gelişmiş yerlerden biri olan Çerkezköy’de bile işsizlik var. Eğer burada durum buysa, işsizlik varsa diğer bölgelerimizi düşünemiyorum bile. İşçilerde vergi ve sigorta yükünü hafifleteceğiz. Açlık sınırı 2006 rakamlarına göre 650 YTL. Biz de işçiye en düşük ücret olarak 650 YTL vereceğiz. Eğitim şu anda çok ciddi problem durumunda. Eğitimi de 8 yerine 11 yıla çıkartacağız ayrıca ÖSS’de kalkacak. Sağlık konusunda da çalışmalarımız var. Halkımızı hastane kapılarında bekletmeyeceğiz. Nüfus cüzdanını gösteren sağlık hizmetlerinden yararlanacak. Bunlar içinde sizlerin desteğini bekliyoruz’’ dedi.
HALK ESKİDEN DE EZİLİYORDU, AMA BU KADAR DEĞİL
CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Fedahi Güven’in ardından Tekirdağ Milletvekili ve aynı zamanda CHP Tekirdağ 1. sıra Milletvekili Adayı Enis Tütüncü bir konuşma yaptı.
22 Temmuz seçimlerinin bugüne kadarki yapılan seçimlerin hepsinden çok daha önemli olduğunu belirten CHP Milletvekili Enis Tütüncü, ‘’Cumhuriyet tarihi boyunca bu ülke mahalli olsun genel olsun çok seçim gördü. Ancak hiç birisi bu kadar önemli ve kritik değildi. Neden biliyor musunuz? Nedeninin 3 başlıkta toplayabiliriz. Vatandaş eskidende eziliyordu, sosyal güvenlik haklarından vatandaş eskiden de tamamen yararlanamıyordu. Yargı eskiden de güçlü olanı daha fazla kolluyordu. Ancak son 4.5 yılda eskiyle kıyaslanamayacak şekilde halk ezilmekte.
Asgari ücret 403 YTL’ydi. Şimdi böbürlene böbürlene zam yaptılar 16 YTL. Açlık sınırı Türk İş’in 2006 rakamlarına göre, 4 kişilik bir ailenin günde 2.000 kalori alabileceği şekilde sadece mutfak masrafı 650 YTL. Vatandaş şuan açlık sınırının altında mücadele veriyor asgari ücretle. Yani bu tabloya göre şuanda Türkiye’de önemli bir kesim insan sınırın altında.
Eskiden sadece çalışmayanlar, sosyal güvencesi olmayanlar açlık sınırının altındaydı. AKP döneminde Bağkur’lusu, emeklisi, çalışanı çalışmayanı açlık sınırında. Tarımın geldiği nokta ortada, iyice bitiriliyor. 4.5 sene de 1.325 insan çiftçiliği bıraktı. Kayıt dışı istihdam aldı başını gidiyor. Eskiden sendikalı işçiler haklarını arardı, haklarını savunacak bir kapıları vardı, hakkını alamadığı zaman greve gider yürüyüş yapardı. Şimdi sendikaya üye olanlar baskıyla zorla sendikadan ayrılmak zorunda bırakılıyorlar. Öteden beri Türkiye’nin sıkıntısı olan iş güvenliği iyice sorun oldu. Dediğim gibi, eskiden de vatandaş eziliyordu, ama bu kadar değil.
ESKİDEN DE ÜLKE SOYULUYORDU ŞİMDİ SİSTEMLİ SOYULUYOR
İkinci başlık eskiden de ülke soyuluyordu, şimdi, son derece sistematik, şeytani ve kurnazca soyuluyor. Adeta bir şeytan üçgeni kurulmuş. Bu üçgende şu şekilde; Üçgenin bir köşesinde üç kağıtçı bürokrat var, bir ayağında sanayici ve tüccar var, bir ayağında da namussuz siyasetçi var. Öyle bir kurulmuş ki sistem milyar dolarlar gitti. Paralar ortada yok, çalanlar ellerini kollarını sallaya sallaya geziyorlar. Yani çalanın yanına kalıyor.
Bu bataklığı kurutmak gerekiyor. Ama sivrisineklerle uğraşmaktan bataklıkla uğraşmaya fırsat yok. Bataklığı kurutmak için o namussuz siyasetçiyi oradan çekip almak gerekiyor. Bunun için de dokunulmazlıklar kaldırılacak önce. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Sayın Başbakana kaldırılsın diyoruz, onlar kaldırtmıyorlar. Çünkü arkalarında 200 tane dosya onları bekliyor. Dosyaların sayısını 160 olarak biliyordum ama 200 olmuş.
Biz CHP’den Vekil Adayı olduğumuzda Genel Merkez bize dedi ki 'Kardeşim önce gideceksin notere, noter huzurunda diyeceksin ki CHP’den Vekil seçildiğim taktirde ilk iş olarak dokunulmazlıkların kaldırılması için imza vereceğim. Bunun için de namusum ve şerefim üzerine yemin ederim diyeceksin' dedi. Bende gittim bastım imzayı, ondan sonra Vekil Adaylığım Sayın Genel Başkanımız tarafından onaylandı. Ama bize bu halk tek başımıza iktidar olma, Anayasa değişikliği yapma iznini verirse ilk işimiz dokunulmazlıkları kaldırmak olacak. Başka türlü hazine kurtarılamaz.
BAŞBAKAN TÜRK YARGI SİSTEMİNE GÜVENMEDİĞİNİ SÖYLEDİ
O ZAMAN VATANDAŞ NE YAPSIN?
Arkalarında 200 tane dosya var kendilerini bekleyen. Bunların da 50 tanesi yüz kızartıcı ve irtikap suçlarından. Bu 50 dosya da Başbakan, yardımcıları ve vekillerinin dosyaları. Kendisi seçilmeden önce Kanal D televizyonunda çıktı bir açıklama yaptı. Dedi ki, 'Eğer halk bizi seçerse yolsuzlukları önlemek için ilk işimiz dokunulmazlıkları kaldırmak olacak.' Kendisine söyledik, dedik ki 'Sayın Başbakan hani böyle demiştiniz niye kaldırılmıyor dokunulmazlıklar' dedik. O da bize o zaman yargılanacağını bildiği için 'Ya yanlışlıkla, suçsuz olduğumuz yerde ceza alırsak ne olacak?' dedi. Yargı sistemine güvenemediğini söyledi. Bundan daha utanç verici başka bir şey var mı? Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı söylüyor bunu. Sen Başbakanken yanlışlık olmasından korkuyorsun o zaman vatandaş ne yapsın? Madem yargı da bozukluk var, senin elinde de yetki var, halk vermiş sana yetkiyi. Düzelt o zaman adalet mekanizmasını. Ama yok! Öyle gözü kara, öyle soyuyorlar ki salam dilimi gibi!
ARAŞTIRMADAN SATIYORLAR
Ülke içinde birilerine satılsa yine bir yerde tamam. Ama dışarıya satılıyor. Özelleştirme yapıyorlar, ülkenin en önemli yerlerini satıyorlar ve bir de kime sattıklarını bilmeden satıyorlar. Petkim’i niye sattınız apar topar? Madem güveniyorsun kendine, bekle o zaman bir hafta daha. Bir hafta kaldı seçimlere, kazan sandığı ondan sonra sat. Petkim’i satan alanların üçlü bir konsorsiyum olduğu çıktı ortaya. Dediler ki Rus ve Kazak iki ortak aldı. Ama % 65 hisseyi alan bir Ermeni çıktı. Tamam ne var bunda Ermeni alamaz mı? Evet alır. Ama alan Ermeni kim biliyor musunuz? Ermeni 2020 Projesinin mimarı ve aynı isimli vakfın başkanı.
Ermeni 2020 Projesi ne biliyor musunuz? 2020 yılına kadar dünyadaki tüm Ermeni sermayesinin tek elde toplanması ve çok daha güçlü olmak. Ermeni soykırımı diyen adama sen tut, ülkedeki en iyi yeri ver, sonra kendisine söylendiği zaman araştırırız diye açıklama yap. Bunu diyen de Maliye Bakanı. Yav araştırsana Unakıtan! Sen devlet adamısın araştırsana MADEM BİR ÇİVİ ÇAKMADIK SATARAK BİTİREMEDİKLERİN NEREDEN GELDİ?
Başbakan mitinglerde 'Bir çivi bile çakmamışlar bu ülke için' diyor. Biz madem bu ülke için bir çivi bile çakmadık, o zaman o satarak bitiremediğin yerler nereden geldi? Yani dostlar sizin anlayacağınız yüz kızartıcı suç dosyaları olan, mahkemeden kaçan Başbakana 85 yıllık tarihimizde ilk kez rastladık.
Üçüncü başlık ise ülkemizin bölünmek istenmesi. Bu ülke önceden de bölünmek istiyordu. Ancak artık sistemli bir şekilde bölünmek isteniyor demeyeceğim çünkü artık maalesef bölünme noktasına geldi. 2 şekilde bölünmeye çalışılıyor. 1. PKK 2. Gerici ve İlticai saldırılarla.
PKK terörü hepinizin malumu. 2002’de bunlar iktidar olduğunda terör sıfırdı. Şimdi her gün şehit haberleri geliyor. Eve dönüş yasası çıkarttılar. Dedik ki yapmayın etmeyin, bu yasa çalışmaz, bu sistem olmaz. Engelleyemezsiniz dedik, ne dediysek ne kadar bastırdıysak dinletemedik. Çıkarttılar yasayı. Ne oldu? Hapisten çıkan terörist evine gitmeden dağa çıktı.
Sivas katliamında 37 canımızı canlı canlı yakan Hizbullahçılar hücrelerine geri döndü. İrticacı olarak da öyle bir kadrolaşma yaptılar ki bildiğiniz gibi değil. Meclise 90 tane uzman alındı geçenlerde. 89 Uzmanın eşinin başı türbanlı, o 1 tanesi için de dediler ki gözden kaçırmışız. Bak, kadrolaşmaya bak! Bunlar diyorlar ki bizim hedefimiz İslam, demokrasi araç. Araca biner, hedefe ulaşınca araçtan inerim.
DİNLERİ İMANLARI PARA
K. Irak’a girmemek için Dubai’de sözleşme imzaladılar, biraz evvel Fedahi kardeşimde söyledi. ABD baktı bunların dini imanı para ülkemizin sınırı olan kırmızı çizgileri kaldırdılar. Bizim askerimizin başına çuval geçirdiler, Bağdat sokaklarında elleri arkalarından kelepçeli olarak dolaştırdılar. Bunlar da bir özür bile diletemediler. Yazıklar olsun!
Roma’daki NATO toplantısında ABD Pentagon yetkilileri Türkiye haritasını gösterdiler seminerde. Ama nasıl? Yarısı Ermenistan olmuş ülkenin, diğer yarısı da sözde Kürdistan şeklinde. Bizim yetkililer ne oluyor diyerek salonu terk ettiler. ABD Pentagon yetkilileri de 'Pardon, yanlışlıkla oldu' dedi. Düşünebiliyor musunuz? Pentagon yetkilisi Türkiye haritasını nasıl gösteriyor? Daha önce ABD Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyip, desteklememe konusunda tereddütlüydü. Ama Cüneyt Zapsu hemen gitti ABD’ye, orda yetkililerle görüştü. Dedi ki, aynen onun tabiriyle aktarıyorum; 'Tayyp Erdoğan’ı delikten süpürmeyin!' ABD’lilerde delikten süpürmeyin demek tuvalette sifon çekilir ya işte o demek. ABD çekmedi ondan sonra sifonu. Ama bu halk 22 Temmuz’da sifonu çekecek.
BARAJI GEÇEMEYECEK OLANLARA VERİLECEK 1 OY AKP’YE 2 OY OLARAK DÖNECEK
Şimdi aramızda daha önce DSP ve CHP’ye hiç oy vermemiş olanlar olabilir. Onların taktiridir onlarında önlerinde saygıyla eğiliyorum. Ama bu sefer aman dikkat! Barajı geçemeyecek olan partilere verilecek bir oy, AKP’ye 2 oy olarak dönecek. Bu seferki seçimler daha önceki hiçbir seçime benzemiyor. O yüzden lütfen dikkat diyorum. Yoksa tehlike kapıda. Bu seçimler ülkenin, çiftçinin, işçinin, memurun, herkesin kaderini belirleyecek’’ dedi.
ÇEKÇİ’NİN KAHVEDE ÇALIŞMALAR SÜRDÜRÜLDÜ
CHP’nin seçim çalışmaları daha sonra İbrahim Çekçi’nin kahvehanesinde sürdürüldü. Buradaki seçim çalışmasına CHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Fedahi Güven, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Ünal Baysan, CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran ve İlçe Yönetimi ile oldukça geniş bir topluluk katıldı.
Oldukça geniş bir katılımın olduğu toplantıda üç vekil adayı da aynı şeyleri söyleyerek halktan destek ve oy istedi.
CHP İlçe Teşkilatı'nın düzenlediği kahve toplantılarına CHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Fedahi Güven, CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran ve İlçe Yönetimi ile oldukça geniş bir topluluk katıldı.
Adeta gövde gösterisi yapan CHP’liler, AKP’ye yüklenerek izlediği politikaları eleştirdiler. Açılış konuşmasını yapan CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran kalabalıktan memnun olduklarını belirterek, ‘’Bizi dinlemek üzere buraya gelen saygıdeğer halkımıza teşekkür ederiz. Gittiğimiz her yerde bizleri kalabalık ve coşku ile karşılayanları gördüğümüz zaman, ülkemize sahip çıkanları gördüğümüz zaman son derece mutlu oluyoruz’’ dedi.
CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran’ın ardından CHP Tekirdağ Milletvekili adayı Fedahi Güven bir konuşma yaptı.
2002’de AKP’nin İktidara geldiğinde terörün sıfır olduğunu belirten Güven ‘’2002 yılında halkımız teveccüh gösterdi ve AKP’yi tek başına ülkemizin başına getirdi. O zaman onlar iktidar olduklarında terör tamamen sıfırdı. Ancak 2003 yılında Devlet Bakanı Ali Babacan Dubai’de ABD ile 'Türkiye Irak’a hiçbir şekilde müdehale etmeyecek ve Kuzey Irak’a girmeyecek’' diye gizli bir sözleşme imzaladı. Karşılığında da ne istedi biliyormusunuz? 'Ya 1 milyar dolar hibe edersiniz, ya da düşük faizle 8.5 milyar dolar verirsiniz' dedi ABD’lilere. Karşılığında da bastı imzayı. Şimdi o anlaşma yüzünden asker giremiyo K. Irak’a, her gün gelen şehit haberleriyle de yüreğimiz yanıyor. Ama sizlerin destekleriyle CHP iktidar olduğunda hepsinin kökünü kazıyacağız. Ne Talabani’yi tanırız, ne de Barzani’yi!.
SEN OĞLUNA 1 YTL’YE MAZOT VERİRSEN BİZDE ÇİFTÇİMR 1 YTL’YE MAZOT VERİRİZ
Dokunulmazlıklar kaldırılsın, Milletvekili’de yargılansın diye uğraşılıyor, ama onlar takmıyorlar bile. Neden? Çünkü arkalarında kendilerini bekleyen 200 tane dosya var. 200 dosyadan yargılanacaklar. O yüzden kaldırtmıyorlar dokunulmazlığı. Ama halk onları yargılayacak 22 Temmuz’da sandıkta. Bir diğer hususa bakıyoruz, çiftçilik hayvancılık bitirildi, çiftçi ezildi. Köylü, çiftçi milletin efendisiydi ama AKP döneminde çiftçi kayboldu. Buğdayın fiyatı yılar önce 280 bin liraydı bugün hala 280 bin lira. Ama seçim dönemi yaklaştığı için zam yaptılar 400 bine çıkarttılar. Amaç çiftçinin ağzına 1 parmak bal çalmak seçim öncesi. Seçim kitapçıklarına bakıyoruz tarımla ilgili tek bir cümle bile yok. Ama bizim dönemimizde çiftçi, köylü yükümüz değil gücümüz olacak. Çiftçilikte tasfiyeye son verilecek, mazot ucuzlayacak. Başbakan yalan söylüyorlar mazotu ucuzlatamazlar diyor. Biz de diyoruz ki; sen oğlunun gemisine 1 YTL’ye mazot verirsen biz de çiftçimize veririz ve bu bize yük olmaz. Kaldırırız mazottan ÖTV’yi, mazot 1 YTL olur’’
HALK HASTANE KAPILARINDA BEKLETİLMEYECEK
‘Ben yaklaşık 20 yıldır Çerkezköy’de yaşayan bir kardeşinizim. Üniversiteyi bitirdiğimden beri de özel sektörde idarecilik yapıyorum. Bugün OSB bakımından en gelişmiş yerlerden biri olan Çerkezköy’de bile işsizlik var. Eğer burada durum buysa, işsizlik varsa diğer bölgelerimizi düşünemiyorum bile. İşçilerde vergi ve sigorta yükünü hafifleteceğiz. Açlık sınırı 2006 rakamlarına göre 650 YTL. Biz de işçiye en düşük ücret olarak 650 YTL vereceğiz. Eğitim şu anda çok ciddi problem durumunda. Eğitimi de 8 yerine 11 yıla çıkartacağız ayrıca ÖSS’de kalkacak. Sağlık konusunda da çalışmalarımız var. Halkımızı hastane kapılarında bekletmeyeceğiz. Nüfus cüzdanını gösteren sağlık hizmetlerinden yararlanacak. Bunlar içinde sizlerin desteğini bekliyoruz’’ dedi.
HALK ESKİDEN DE EZİLİYORDU, AMA BU KADAR DEĞİL
CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Fedahi Güven’in ardından Tekirdağ Milletvekili ve aynı zamanda CHP Tekirdağ 1. sıra Milletvekili Adayı Enis Tütüncü bir konuşma yaptı.
22 Temmuz seçimlerinin bugüne kadarki yapılan seçimlerin hepsinden çok daha önemli olduğunu belirten CHP Milletvekili Enis Tütüncü, ‘’Cumhuriyet tarihi boyunca bu ülke mahalli olsun genel olsun çok seçim gördü. Ancak hiç birisi bu kadar önemli ve kritik değildi. Neden biliyor musunuz? Nedeninin 3 başlıkta toplayabiliriz. Vatandaş eskidende eziliyordu, sosyal güvenlik haklarından vatandaş eskiden de tamamen yararlanamıyordu. Yargı eskiden de güçlü olanı daha fazla kolluyordu. Ancak son 4.5 yılda eskiyle kıyaslanamayacak şekilde halk ezilmekte.
Asgari ücret 403 YTL’ydi. Şimdi böbürlene böbürlene zam yaptılar 16 YTL. Açlık sınırı Türk İş’in 2006 rakamlarına göre, 4 kişilik bir ailenin günde 2.000 kalori alabileceği şekilde sadece mutfak masrafı 650 YTL. Vatandaş şuan açlık sınırının altında mücadele veriyor asgari ücretle. Yani bu tabloya göre şuanda Türkiye’de önemli bir kesim insan sınırın altında.
Eskiden sadece çalışmayanlar, sosyal güvencesi olmayanlar açlık sınırının altındaydı. AKP döneminde Bağkur’lusu, emeklisi, çalışanı çalışmayanı açlık sınırında. Tarımın geldiği nokta ortada, iyice bitiriliyor. 4.5 sene de 1.325 insan çiftçiliği bıraktı. Kayıt dışı istihdam aldı başını gidiyor. Eskiden sendikalı işçiler haklarını arardı, haklarını savunacak bir kapıları vardı, hakkını alamadığı zaman greve gider yürüyüş yapardı. Şimdi sendikaya üye olanlar baskıyla zorla sendikadan ayrılmak zorunda bırakılıyorlar. Öteden beri Türkiye’nin sıkıntısı olan iş güvenliği iyice sorun oldu. Dediğim gibi, eskiden de vatandaş eziliyordu, ama bu kadar değil.
ESKİDEN DE ÜLKE SOYULUYORDU ŞİMDİ SİSTEMLİ SOYULUYOR
İkinci başlık eskiden de ülke soyuluyordu, şimdi, son derece sistematik, şeytani ve kurnazca soyuluyor. Adeta bir şeytan üçgeni kurulmuş. Bu üçgende şu şekilde; Üçgenin bir köşesinde üç kağıtçı bürokrat var, bir ayağında sanayici ve tüccar var, bir ayağında da namussuz siyasetçi var. Öyle bir kurulmuş ki sistem milyar dolarlar gitti. Paralar ortada yok, çalanlar ellerini kollarını sallaya sallaya geziyorlar. Yani çalanın yanına kalıyor.
Bu bataklığı kurutmak gerekiyor. Ama sivrisineklerle uğraşmaktan bataklıkla uğraşmaya fırsat yok. Bataklığı kurutmak için o namussuz siyasetçiyi oradan çekip almak gerekiyor. Bunun için de dokunulmazlıklar kaldırılacak önce. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Sayın Başbakana kaldırılsın diyoruz, onlar kaldırtmıyorlar. Çünkü arkalarında 200 tane dosya onları bekliyor. Dosyaların sayısını 160 olarak biliyordum ama 200 olmuş.
Biz CHP’den Vekil Adayı olduğumuzda Genel Merkez bize dedi ki 'Kardeşim önce gideceksin notere, noter huzurunda diyeceksin ki CHP’den Vekil seçildiğim taktirde ilk iş olarak dokunulmazlıkların kaldırılması için imza vereceğim. Bunun için de namusum ve şerefim üzerine yemin ederim diyeceksin' dedi. Bende gittim bastım imzayı, ondan sonra Vekil Adaylığım Sayın Genel Başkanımız tarafından onaylandı. Ama bize bu halk tek başımıza iktidar olma, Anayasa değişikliği yapma iznini verirse ilk işimiz dokunulmazlıkları kaldırmak olacak. Başka türlü hazine kurtarılamaz.
BAŞBAKAN TÜRK YARGI SİSTEMİNE GÜVENMEDİĞİNİ SÖYLEDİ
O ZAMAN VATANDAŞ NE YAPSIN?
Arkalarında 200 tane dosya var kendilerini bekleyen. Bunların da 50 tanesi yüz kızartıcı ve irtikap suçlarından. Bu 50 dosya da Başbakan, yardımcıları ve vekillerinin dosyaları. Kendisi seçilmeden önce Kanal D televizyonunda çıktı bir açıklama yaptı. Dedi ki, 'Eğer halk bizi seçerse yolsuzlukları önlemek için ilk işimiz dokunulmazlıkları kaldırmak olacak.' Kendisine söyledik, dedik ki 'Sayın Başbakan hani böyle demiştiniz niye kaldırılmıyor dokunulmazlıklar' dedik. O da bize o zaman yargılanacağını bildiği için 'Ya yanlışlıkla, suçsuz olduğumuz yerde ceza alırsak ne olacak?' dedi. Yargı sistemine güvenemediğini söyledi. Bundan daha utanç verici başka bir şey var mı? Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı söylüyor bunu. Sen Başbakanken yanlışlık olmasından korkuyorsun o zaman vatandaş ne yapsın? Madem yargı da bozukluk var, senin elinde de yetki var, halk vermiş sana yetkiyi. Düzelt o zaman adalet mekanizmasını. Ama yok! Öyle gözü kara, öyle soyuyorlar ki salam dilimi gibi!
ARAŞTIRMADAN SATIYORLAR
Ülke içinde birilerine satılsa yine bir yerde tamam. Ama dışarıya satılıyor. Özelleştirme yapıyorlar, ülkenin en önemli yerlerini satıyorlar ve bir de kime sattıklarını bilmeden satıyorlar. Petkim’i niye sattınız apar topar? Madem güveniyorsun kendine, bekle o zaman bir hafta daha. Bir hafta kaldı seçimlere, kazan sandığı ondan sonra sat. Petkim’i satan alanların üçlü bir konsorsiyum olduğu çıktı ortaya. Dediler ki Rus ve Kazak iki ortak aldı. Ama % 65 hisseyi alan bir Ermeni çıktı. Tamam ne var bunda Ermeni alamaz mı? Evet alır. Ama alan Ermeni kim biliyor musunuz? Ermeni 2020 Projesinin mimarı ve aynı isimli vakfın başkanı.
Ermeni 2020 Projesi ne biliyor musunuz? 2020 yılına kadar dünyadaki tüm Ermeni sermayesinin tek elde toplanması ve çok daha güçlü olmak. Ermeni soykırımı diyen adama sen tut, ülkedeki en iyi yeri ver, sonra kendisine söylendiği zaman araştırırız diye açıklama yap. Bunu diyen de Maliye Bakanı. Yav araştırsana Unakıtan! Sen devlet adamısın araştırsana MADEM BİR ÇİVİ ÇAKMADIK SATARAK BİTİREMEDİKLERİN NEREDEN GELDİ?
Başbakan mitinglerde 'Bir çivi bile çakmamışlar bu ülke için' diyor. Biz madem bu ülke için bir çivi bile çakmadık, o zaman o satarak bitiremediğin yerler nereden geldi? Yani dostlar sizin anlayacağınız yüz kızartıcı suç dosyaları olan, mahkemeden kaçan Başbakana 85 yıllık tarihimizde ilk kez rastladık.
Üçüncü başlık ise ülkemizin bölünmek istenmesi. Bu ülke önceden de bölünmek istiyordu. Ancak artık sistemli bir şekilde bölünmek isteniyor demeyeceğim çünkü artık maalesef bölünme noktasına geldi. 2 şekilde bölünmeye çalışılıyor. 1. PKK 2. Gerici ve İlticai saldırılarla.
PKK terörü hepinizin malumu. 2002’de bunlar iktidar olduğunda terör sıfırdı. Şimdi her gün şehit haberleri geliyor. Eve dönüş yasası çıkarttılar. Dedik ki yapmayın etmeyin, bu yasa çalışmaz, bu sistem olmaz. Engelleyemezsiniz dedik, ne dediysek ne kadar bastırdıysak dinletemedik. Çıkarttılar yasayı. Ne oldu? Hapisten çıkan terörist evine gitmeden dağa çıktı.
Sivas katliamında 37 canımızı canlı canlı yakan Hizbullahçılar hücrelerine geri döndü. İrticacı olarak da öyle bir kadrolaşma yaptılar ki bildiğiniz gibi değil. Meclise 90 tane uzman alındı geçenlerde. 89 Uzmanın eşinin başı türbanlı, o 1 tanesi için de dediler ki gözden kaçırmışız. Bak, kadrolaşmaya bak! Bunlar diyorlar ki bizim hedefimiz İslam, demokrasi araç. Araca biner, hedefe ulaşınca araçtan inerim.
DİNLERİ İMANLARI PARA
K. Irak’a girmemek için Dubai’de sözleşme imzaladılar, biraz evvel Fedahi kardeşimde söyledi. ABD baktı bunların dini imanı para ülkemizin sınırı olan kırmızı çizgileri kaldırdılar. Bizim askerimizin başına çuval geçirdiler, Bağdat sokaklarında elleri arkalarından kelepçeli olarak dolaştırdılar. Bunlar da bir özür bile diletemediler. Yazıklar olsun!
Roma’daki NATO toplantısında ABD Pentagon yetkilileri Türkiye haritasını gösterdiler seminerde. Ama nasıl? Yarısı Ermenistan olmuş ülkenin, diğer yarısı da sözde Kürdistan şeklinde. Bizim yetkililer ne oluyor diyerek salonu terk ettiler. ABD Pentagon yetkilileri de 'Pardon, yanlışlıkla oldu' dedi. Düşünebiliyor musunuz? Pentagon yetkilisi Türkiye haritasını nasıl gösteriyor? Daha önce ABD Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyip, desteklememe konusunda tereddütlüydü. Ama Cüneyt Zapsu hemen gitti ABD’ye, orda yetkililerle görüştü. Dedi ki, aynen onun tabiriyle aktarıyorum; 'Tayyp Erdoğan’ı delikten süpürmeyin!' ABD’lilerde delikten süpürmeyin demek tuvalette sifon çekilir ya işte o demek. ABD çekmedi ondan sonra sifonu. Ama bu halk 22 Temmuz’da sifonu çekecek.
BARAJI GEÇEMEYECEK OLANLARA VERİLECEK 1 OY AKP’YE 2 OY OLARAK DÖNECEK
Şimdi aramızda daha önce DSP ve CHP’ye hiç oy vermemiş olanlar olabilir. Onların taktiridir onlarında önlerinde saygıyla eğiliyorum. Ama bu sefer aman dikkat! Barajı geçemeyecek olan partilere verilecek bir oy, AKP’ye 2 oy olarak dönecek. Bu seferki seçimler daha önceki hiçbir seçime benzemiyor. O yüzden lütfen dikkat diyorum. Yoksa tehlike kapıda. Bu seçimler ülkenin, çiftçinin, işçinin, memurun, herkesin kaderini belirleyecek’’ dedi.
ÇEKÇİ’NİN KAHVEDE ÇALIŞMALAR SÜRDÜRÜLDÜ
CHP’nin seçim çalışmaları daha sonra İbrahim Çekçi’nin kahvehanesinde sürdürüldü. Buradaki seçim çalışmasına CHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Fedahi Güven, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Ünal Baysan, CHP Çerkezköy İlçe Başkanı Uğur Kurtaran ve İlçe Yönetimi ile oldukça geniş bir topluluk katıldı.
Oldukça geniş bir katılımın olduğu toplantıda üç vekil adayı da aynı şeyleri söyleyerek halktan destek ve oy istedi.
