DTP'liler isteklerini sıraladılar
Demokratik Toplum Partisi Çerkezköy İlçe Teşkilatı tarafından Anfi Tiyatro'da düzenlenen
gecede konuşan DTP eski İl Başkanı Hilmi Karaoğlan, Kürt halkının tarihini, kültürünü, ana dilde eğitim hakkını, kimliğini istediğini söyledi.
Kürt sorununun çözümünün barış ve diyalogdan geçtiğini belirten Hilmi Karaoğlan, "Gerçek anlamda ülkeyi seviyorsanız, bu ülkeyi dediğimiz tarzda medeni, uygar bir düzeye taşıma noktasına gelmesini istiyorsanız, 70 milyon insanı kucaklamak istiyorsanız, medeni ve çağdaş bir şekilde yaşatmak istiyorsanız gelin bu ülkede o barış ve kardeşliği, o huzuru bu ülkede hep birlikte yaratalım diyoruz" dedi.
BAŞARIDIR
Gecenin açılış konuşmasını yapan DTP İlçe Başkanı İlker Han, bir yanda Cumhurbaşkanlığı seçimi diğer yanda sınır ötesi operasyonların gündemde yer aldığı bir seçimi daha geride bıraktıklarını belirterek, "22 tane, Bin Umut Adayı'nın olağanüstü şartlarda, her türlü engellemelere rağmen seçilmiş olmaları başarıdır" dedi.
İNANCIMIZ SONSUZ
Bu geceyi seçimlerden önce düzenleyeceklerini fakat Kürtlerin gülen çocuğu Orhan Doğan'ın vefat etmesi nedeni ile programı ertelediklerini belirten DTP İlçe Başkanı İlker Han, "Orhan Doğan'ın yandaşlarının; emperyalist ve sosyalist sistem içerisinde, yaşam şartları her geçen gün daha da kötüye gidiyor. Parlemantoya giren 22 milletvekilimizin işçilerin, emekçilerin birliği ve emek mücadelesinin güçlendirilmesi için, hakların eşit, özgür ve kardeşçe yaşayabileceği bir gelecek için, her kişiye, her kültüre, her inanca ve tüm farklılıklara yaşama hakkı sunan bir demokrasi kültürü için, ırkçı, şoven anlayışlara karşı demokratik, örgütlü bir toplum yaratma mücadelesi için, Kürt sorununu demokratik, barışcıl yöntemlerle çözümü için önemli bir adım olarak görülen Meclis'te bir büyük mücadele yürüteceklerine inancımız sonsuzdur" dedi.
MHP, CHP'NİN İKİZİ
Meclis'in mücadele alanlarından bir tanesi olduğunu belirten DTP İlçe Başkanı İlker Han, "Fakat unutmamak gerekiyor. Sadece Meclis değildir mücadele alanı. Söylemek istediğimiz dostlar 'Şemdinli nereye kadar uzanırsa uzansın üstüne gideceğiz' diyen ve gide gide Van Savcısını görevden alan, Diyarbakır olayları için 'Kadın da olsa, çocuk ta olsa gereken yapılacaktır' diyen Sayın Tayyip Erdoğan'ın barış için neler yapacağını görmek için müneccim olmaya gerek yok. Aleviler, kürtler, emekçiler, kadınlar ve gençler ile bir oiyalog geliştirmeyen AKP ile Kürt sorunu nasıl çözülür? Öte yandan savaş çığırtkanlığı yapan, milliyet, ırkçı, şovenist söylemler geliştirerek anti emperyalist olduğunu iddia eden tıpkı AKP giib egemen sermaye düzeninin temsilcisi olan CHP'nin ve onun ikizi olan MHP'nin halkımıza vereceği birşeyler yoktur" dedi.
"Bu topraklarda barışın aciliyeti ortadadır" diye konuşmasını sürdüren DTP İlçe Başkanı İlker Han, "Sistemini sürdürmek, maksimum karı elde etmek üzere kurulmuş olan kapitalistler ile ABD, AB ve onların işbirlikçileri ile barışın sağlanmasını beklemek çok gerçekçi olmayacaktır. Çünkü kapitalizm savaşı kutsuyor. Kapitalizm yanlız insanları öldürüyor.
ÇÖZÜM BİRLİKTELİKTE
Ülkemizde barışın adresi Türk, Kürt vs. bütün halkların, emekçilerin, işçilerinin ve ezilenlerinin birlikteliğidir. Bunun dışında bir çözüm mümkün değildir. Dökülen kanları durdurmanın, halkların düşmanlaşmasının engellenmesinin tek yolu budur. Bütün mücadele alanılarında bu birliği sağlamak esas alınmalıdır" dedi.
BARIŞ VE KARDEŞLİK VURGUSU
DTP İlçe Başkanı İlker Han'ın ardından DTP İl eski Başkanı Hilmi Karaoğlan bir konuşma yaptı. Bu topraklar üzerinde yaşayan insanların havaya, suya ne kadar ihtiyaç duyuyorsa barışa da o kadar ihtiyaç duyduklarını belirten Hilmi Karaoğlan, "Barış ve kardeşlik salt bir kelimeden, soyut bir kelimeden oluşan kavram değildir. Barış ve kardeşlik halkların yan yana, özgürce, eşitce, adiyce ve adaletli bir toplumsal yaşam biçimini içeren yaşam biçimidir" dedi.
DTP'nin içinde bulunduğu hareketin bu ülkede tek bir amacının olduğunu belirten Hilmi Karaoğlan, "O da bu ülkede gerçek anlamda o barış ve kardeşliği, hak ve adeleti, hukuku bu topraklar üzerinde adil bir şekilde yaymaktır" dedi.
İLK RAUNDU ALDIK
Tüm baskı ve engellemelere rağmen, şartları adil olmayan seçim koşullarında bir seçime gittiklerini belirten Hilmi Karaoğlan, "Tüm baskı ve zorlamalara rağmen biz bunun ilk raundunu aldık. Herkes şunu iyi bilmeli, DTP ve DTP'nin tabanı gerçek anlamda kavga için o Meclise gitmedi. Biz oraya çatışmaları geliştirmek için gitmedik. Biz gerçekten bu ülkede yaşayan 70 milyon insana gerçek anlamda barış, kardeşlik elimizi uzatıyoruz" dedi.
GELİN BİRLİKTE YARATALIM
Ülkenin geleceğinin çatışmalarda, krizlerde değil barış ve kardeşlikte yattığını ifade eden Hilmi Karaoğlan, "Gerçek anlamda ülkeyi seviyorsanız, bu ülkeyi dediğimiz tarzda medeni, uygar bir düzeye taşıma noktasına gelmesini istiyorsanız, 70 milyon insanı kucaklamak istiyorsanız, medeni ve çağdaş bir şekilde yaşatmak istiyorsanız gelin bu ülkede o barış ve kardeşliği, o huzuru bu ülkede hep birlikte yaratalım diyoruz" dedi.
22 Temmuz seçimlerinin bu noktada önemli olduğunu belirten Hilmi Karaoğlan, bu seçimle anti demokratik diye nitelendirdiği Kürt Seçim Barajı'nın da tarihe karıştığını ifade etti.
KÜRTLER NELER İSTİYOR
Birçok çevrede Kürtlerin ne istediklerinin kendilerine sorulduğunu belirten Hilmi Karaoğlan şunları söyledi:
"Bizlerin istekleri çok açık ve çok net. Bir tarihimizi istiyoruz. Biz binlerce, onbinlerce yıllık bir halkız, Kürt halkıyız. Bunu bu ülkede yaşayan herkes biliyor, dünya da çok iyi biliyor. Tarihimizi istiyoruz.
Kültürümüzü istiyoruz. Onbinlerce yıllar içinde yarattığımız kültürümüzü istiyoruz. Yüzyıllardır üzerinde yaşadığımız topraklar üzerinde aşağılandık. İlan ediler ve inkar edilen haklarımızı istiyoruz.
Bir halkı halk yapan, en önemli özelliklerden biri olan ana dilidir. İşte biz Kürtler bu ana dilimizi yaşamın olduğu her alanda, hiçbir engele takılmaksızın, en ciddi bir şekilde ifade etmeyi ve yaşatmayı istiyoruz. Ana dilde eğitim hakkını istiyoruz.
Bu ülkede yaşayan farklı milletler, farklı kültürler var. Bu noktada bizler, bu ülkede yaşayan Kürtler olarak kendi kimliğimizi, Kürt Kimliğimizi istiyoruz. Hiç kimsenin binlerce yıllık tarihi olan bir halkı yok sayma, ona ait olan değeri aşağılama, onu yok sayma hakkın sahip değildir" dedi.
KÜRTÇE ŞARKILAR EŞLİĞİNDE EĞLENDİLER
Konuşmaların ardından sahneye Nurettin Güleçc ve Rojda çıkarak, Anfi Tiyatro'yu dolduran DTP'lilere unutulmaz bir gece yaşadılar. Kürtçe şarkılar eşliğinde kendinden geçen Kürtler, gece geç saatlere kadar eğlendiler.
BAŞARIDIR
Gecenin açılış konuşmasını yapan DTP İlçe Başkanı İlker Han, bir yanda Cumhurbaşkanlığı seçimi diğer yanda sınır ötesi operasyonların gündemde yer aldığı bir seçimi daha geride bıraktıklarını belirterek, "22 tane, Bin Umut Adayı'nın olağanüstü şartlarda, her türlü engellemelere rağmen seçilmiş olmaları başarıdır" dedi.
İNANCIMIZ SONSUZ
Bu geceyi seçimlerden önce düzenleyeceklerini fakat Kürtlerin gülen çocuğu Orhan Doğan'ın vefat etmesi nedeni ile programı ertelediklerini belirten DTP İlçe Başkanı İlker Han, "Orhan Doğan'ın yandaşlarının; emperyalist ve sosyalist sistem içerisinde, yaşam şartları her geçen gün daha da kötüye gidiyor. Parlemantoya giren 22 milletvekilimizin işçilerin, emekçilerin birliği ve emek mücadelesinin güçlendirilmesi için, hakların eşit, özgür ve kardeşçe yaşayabileceği bir gelecek için, her kişiye, her kültüre, her inanca ve tüm farklılıklara yaşama hakkı sunan bir demokrasi kültürü için, ırkçı, şoven anlayışlara karşı demokratik, örgütlü bir toplum yaratma mücadelesi için, Kürt sorununu demokratik, barışcıl yöntemlerle çözümü için önemli bir adım olarak görülen Meclis'te bir büyük mücadele yürüteceklerine inancımız sonsuzdur" dedi.
MHP, CHP'NİN İKİZİ
Meclis'in mücadele alanlarından bir tanesi olduğunu belirten DTP İlçe Başkanı İlker Han, "Fakat unutmamak gerekiyor. Sadece Meclis değildir mücadele alanı. Söylemek istediğimiz dostlar 'Şemdinli nereye kadar uzanırsa uzansın üstüne gideceğiz' diyen ve gide gide Van Savcısını görevden alan, Diyarbakır olayları için 'Kadın da olsa, çocuk ta olsa gereken yapılacaktır' diyen Sayın Tayyip Erdoğan'ın barış için neler yapacağını görmek için müneccim olmaya gerek yok. Aleviler, kürtler, emekçiler, kadınlar ve gençler ile bir oiyalog geliştirmeyen AKP ile Kürt sorunu nasıl çözülür? Öte yandan savaş çığırtkanlığı yapan, milliyet, ırkçı, şovenist söylemler geliştirerek anti emperyalist olduğunu iddia eden tıpkı AKP giib egemen sermaye düzeninin temsilcisi olan CHP'nin ve onun ikizi olan MHP'nin halkımıza vereceği birşeyler yoktur" dedi.
"Bu topraklarda barışın aciliyeti ortadadır" diye konuşmasını sürdüren DTP İlçe Başkanı İlker Han, "Sistemini sürdürmek, maksimum karı elde etmek üzere kurulmuş olan kapitalistler ile ABD, AB ve onların işbirlikçileri ile barışın sağlanmasını beklemek çok gerçekçi olmayacaktır. Çünkü kapitalizm savaşı kutsuyor. Kapitalizm yanlız insanları öldürüyor.
ÇÖZÜM BİRLİKTELİKTE
Ülkemizde barışın adresi Türk, Kürt vs. bütün halkların, emekçilerin, işçilerinin ve ezilenlerinin birlikteliğidir. Bunun dışında bir çözüm mümkün değildir. Dökülen kanları durdurmanın, halkların düşmanlaşmasının engellenmesinin tek yolu budur. Bütün mücadele alanılarında bu birliği sağlamak esas alınmalıdır" dedi.
BARIŞ VE KARDEŞLİK VURGUSU
DTP İlçe Başkanı İlker Han'ın ardından DTP İl eski Başkanı Hilmi Karaoğlan bir konuşma yaptı. Bu topraklar üzerinde yaşayan insanların havaya, suya ne kadar ihtiyaç duyuyorsa barışa da o kadar ihtiyaç duyduklarını belirten Hilmi Karaoğlan, "Barış ve kardeşlik salt bir kelimeden, soyut bir kelimeden oluşan kavram değildir. Barış ve kardeşlik halkların yan yana, özgürce, eşitce, adiyce ve adaletli bir toplumsal yaşam biçimini içeren yaşam biçimidir" dedi.
DTP'nin içinde bulunduğu hareketin bu ülkede tek bir amacının olduğunu belirten Hilmi Karaoğlan, "O da bu ülkede gerçek anlamda o barış ve kardeşliği, hak ve adeleti, hukuku bu topraklar üzerinde adil bir şekilde yaymaktır" dedi.
İLK RAUNDU ALDIK
Tüm baskı ve engellemelere rağmen, şartları adil olmayan seçim koşullarında bir seçime gittiklerini belirten Hilmi Karaoğlan, "Tüm baskı ve zorlamalara rağmen biz bunun ilk raundunu aldık. Herkes şunu iyi bilmeli, DTP ve DTP'nin tabanı gerçek anlamda kavga için o Meclise gitmedi. Biz oraya çatışmaları geliştirmek için gitmedik. Biz gerçekten bu ülkede yaşayan 70 milyon insana gerçek anlamda barış, kardeşlik elimizi uzatıyoruz" dedi.
GELİN BİRLİKTE YARATALIM
Ülkenin geleceğinin çatışmalarda, krizlerde değil barış ve kardeşlikte yattığını ifade eden Hilmi Karaoğlan, "Gerçek anlamda ülkeyi seviyorsanız, bu ülkeyi dediğimiz tarzda medeni, uygar bir düzeye taşıma noktasına gelmesini istiyorsanız, 70 milyon insanı kucaklamak istiyorsanız, medeni ve çağdaş bir şekilde yaşatmak istiyorsanız gelin bu ülkede o barış ve kardeşliği, o huzuru bu ülkede hep birlikte yaratalım diyoruz" dedi.
22 Temmuz seçimlerinin bu noktada önemli olduğunu belirten Hilmi Karaoğlan, bu seçimle anti demokratik diye nitelendirdiği Kürt Seçim Barajı'nın da tarihe karıştığını ifade etti.
KÜRTLER NELER İSTİYOR
Birçok çevrede Kürtlerin ne istediklerinin kendilerine sorulduğunu belirten Hilmi Karaoğlan şunları söyledi:
"Bizlerin istekleri çok açık ve çok net. Bir tarihimizi istiyoruz. Biz binlerce, onbinlerce yıllık bir halkız, Kürt halkıyız. Bunu bu ülkede yaşayan herkes biliyor, dünya da çok iyi biliyor. Tarihimizi istiyoruz.
Kültürümüzü istiyoruz. Onbinlerce yıllar içinde yarattığımız kültürümüzü istiyoruz. Yüzyıllardır üzerinde yaşadığımız topraklar üzerinde aşağılandık. İlan ediler ve inkar edilen haklarımızı istiyoruz.
Bir halkı halk yapan, en önemli özelliklerden biri olan ana dilidir. İşte biz Kürtler bu ana dilimizi yaşamın olduğu her alanda, hiçbir engele takılmaksızın, en ciddi bir şekilde ifade etmeyi ve yaşatmayı istiyoruz. Ana dilde eğitim hakkını istiyoruz.
Bu ülkede yaşayan farklı milletler, farklı kültürler var. Bu noktada bizler, bu ülkede yaşayan Kürtler olarak kendi kimliğimizi, Kürt Kimliğimizi istiyoruz. Hiç kimsenin binlerce yıllık tarihi olan bir halkı yok sayma, ona ait olan değeri aşağılama, onu yok sayma hakkın sahip değildir" dedi.
KÜRTÇE ŞARKILAR EŞLİĞİNDE EĞLENDİLER
Konuşmaların ardından sahneye Nurettin Güleçc ve Rojda çıkarak, Anfi Tiyatro'yu dolduran DTP'lilere unutulmaz bir gece yaşadılar. Kürtçe şarkılar eşliğinde kendinden geçen Kürtler, gece geç saatlere kadar eğlendiler.
