Etnik ve mezhep ayrışmaları körükleniyor

Tekirdağ Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Servet Gürkan, “Son 12 yıldır giderek azgınlaşan gerici ve bölücü birliktelik, Cumhuriyetimizin temel niteliklerine saldırarak, sözde demokrasi, insan hakları, özgürlükler kılıfı altında etnik ve mezhepsel ayrışmaları körüklemektedir” dedi

Etnik ve mezhep ayrışmaları körükleniyor
23 Ağustos 2014 Cumartesi 08:03

Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinin en önemli propaganda unsurunun, açılım politikalarına verilen sözler oluşturduğunu ifade eden Tekirdağ Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Servet Gürkan, “Yine Cumhurbaşkanlığı seçiminden kısa süre önce TBMM’de görüşülen ve PKK ile görüşmeleri yasal zemine oturtan, PKK’yı müzakere yapılabilecek bir örgüt konumuna yükselten, ‘Terörü Sona Erdirme ve Toplumsal Bütünleşmeyi Güçlendirmeye Dair Kanun’ ulusal devlet yapımızın başına gelebilecek felaketler için bir dönem noktasıdır” açıklamasını yaptı.
YABANCI ÜLKELER PKK İLE RESMİ GÖRÜŞMELER
 YAPABİLECEK
“Bu yasa ile PKK’nın zaman içinde uluslararası alandaki konumu da değişecek ve 1949 tarihli Cenevre Sözleşmesinin 3. maddesi çerçevesinde bir taraf haline gelebilecektir. PKK’nın güttüğü amaçlar, Uluslararası bir sorun olarak kabul edilebilecek ve yabancı devletlerin de PKK ile resmi görüşmeler yapmasının önü açılabilecektir” diyen Tekirdağ Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Servet Gürkan şunları söyledi:
YASANIN İPTAL EDİLMESİ VATAN BORCUDUR
Bu nedenlerle söz konusu yasanın CHP ve MHP milletvekilleri tarafından iptali için Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi bir vatan borcudur. Çünkü Siyasi iktidar, çıkardığı bu yasa ile ulusal devlet ilkesini yok sayarak, etnik topluluklara kimlik ve statü tanımayı kabul etmiştir. Millet olma bilincini, kültürünü, toplumdaki güven bağlarını zedelemiştir. Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında üstlendiği görevlerle, açılım politikalarını, toplumu alıştıra alıştıra, kademe kademe uygulamış, sonuç olarak üniter devlet modelini terk ederek, bölgesel özerklik düzeninin temelini hazırlamıştır.
 Bölücü odaklar artık okun yaydan çıktığının bilinciyle, gericilikle el ele kurdukları tezgâhı sergileme dönemine girmişlerdir. Çadırdan bozma mahkemelerde teröristleri yargılayanlar, teröristlerin çiçeklerle karşılanmasına seyirci kalanlar, Türk Bayrağı’nın indirilmesine de seyirci kalmışlar ve sonuçta olay, bir teröristin heykelinin dikilmesine kadar uzanmıştır.
EYLEMLERİ DAHA İLERİYE TAŞIYACAĞIZ
 Neyse ki heykel dikme yoluyla yapılan bölücülüğü simgeleştirme hareketi kısa sürmüştür. Ancak 12 yıldır yabancı güçlerin müdahalesine açık biçimde yürütülen senaryo, Anayasa değişikliği ile kalıcı hale getirilmek istenecektir. Bu noktada bizler, bundan önce olduğu gibi, bundan sonrada bu tip girişimlere karşı üniter devleti, laik, demokratik Cumhuriyeti kararlılıkla savunacak, düşüncelerimizi ve eylemlerimizi daha ileriye taşıyacağız.
HEP BİRLİKTE DUR DİYELİM
Sözde küresel çözüm süreçlerinin komşu ülkelerin canını nasıl yaktığı bugünden görüyor. Türkiye’nin aynı planın içinde hedef olduğunu biliyor, bu nedenle tüm milletvekillerini, yetkilileri ve toplumumuzu uyarıyoruz. İç savaş kışkırtıcılığına, ayrışmaya, bölünmeye, küresel planlara hep birlikte dur diyelim. Tam bağımsızlık koşuluyla, Ulusal devlet ve Cumhuriyetimizin temel değerleri, birlikte yaşamamız, üretmemiz, paylaşmamız için her türlü olanağa sahiptir ve bunu toplumsal eşitlik temelinde sunacak politikaları geliştirmek hepimizin görevidir.”

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.