Muayeneyi mühendis ve mimarlar yapmalı
Büyük Marmara Depremi’nin 12. yılında konuştuğumuz Mühendisler Odası Çerkezköy Temsilcisi Cengiz Yıldırım, mimar ve mühendis olmayanların inşaat sektörünü belirlediğini ifade ederek, "Ne zaman ki inşaat sektöründe muayeneyi ve ameliyatı mühendis ve mimarlar yapar, o zaman dayanıklı, nitelikli, göze uygun ve güvenli binalarda yaşmaya başlarız" dedi
Ülkemizin yaşadığı en büyük doğa felaketlerinden olan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin üzerinden 12 yıl geçti. Ancak olası bir Marmara depremine karşı Çerkezköy’de yeterli önlemler alınmış değil.
DEPREMİN ÇERKEZKÖY’DE YIKICI ETKİSİ OLACAKTIR
Olası bir Marmara depreminin doğal olarak Çerkezköy’ü etkileyeceğini ifade eden Mühendisler Odası Çerkezköy Temsilcisi Cengiz Yıldırım, "Çerkezköy 3. derece deprem bölgesi olarak tarif edilmesine karşın, fay hattına kuş uçuşu 40-50 km mesafedeyiz. Bu mesafe bana göre Çerkezköy’ün 2. derece deprem bölgesinde olduğunu gösteriyor. Fay hattına bu derece yakın olmamıza bağlı olarak olası bir Marmara depreminin Çerkezköy’de yıkıcı etkisi olacağı açıktır" dedi.
1999’DAN ÖNCE YAPILAN BİNALAR RİSKLİ
Çerkezköy’de 1999’dan önce yapılan binalar riskli grupta yer aldığını söyleyen Yıldırım, "99’dan önce yapılan binalar için hızlı bir şekilde önlem alınmalıdır. Bu binaların güçlendirilmesi yerine hızlı bir şekilde yenilenmesi gerekiyor. Bina yenileme konusunda iki öneri ortaya koyacağım. Bu önerilerin ilki; eski binalar kat karşılığı olarak verildiğinde müteahhide iki daire kalıyor ve bu dairelerde inşaat maliyetini kurtarmıyor. Bina sahipleri, bina yenileme bedeli olarak müteahhide belli miktarda yardımda bulunarak, hem daireleri yenilemiş olurlar hem de daha güvenli bir evde oturmuş olurlar. İkinci öneri olarak ise eski binaların yenilenmesi durumda Belediye kat artırımına gidilebilir. Böylece müteahhitler maddi sorunlar yaşamadan binaları yenilemiş olurlar" dedi.
DÜZENLEMELERLE BİRLİKTE DAHA GÜVENLİ BİNALAR YAPILDI
1999 sonra yapılan değişikliklerle birlikte yeni yapıların daha güvenli olduğunu belirten Yıldırım, "17 Ağustos depremi sonrasında hesap ve yapım yönetmeliğinde, yapı denetimlerinde değişikliklere gidildi. Bu değişliklerle birlikte daha güvenli projeler hazırlandı ve daha sağlam binalar yapılmaya başlandı" ifadelerini kullandı.
KAPİTAL SAHİBİ İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ BELİRLİYOR
"İnşaat sektörünün ana sıkıntısı kapital sahibinin sektörü belirliyor olmasıdır" diyen Yıldırım şu şekilde konuştu: "Kapital sahibi bir kişi doktor olmaksızın özel hastane açabilir. Fakat bir hastayı muayene edemez, ameliyat yapamaz. Ama inşaat sektöründe durum çok farklı. Kapital sahibi bir kişi inşaat ofisi açabiliyor ve muayeneyi de ameliyatı da kendisi yapabiliyor. Yani inşaat mühendisi olmadığı halde inşaat yapılabiliyor. Ne zaman ki inşaat sektöründe muayeneyi ve ameliyatı mühendis ve mimarlar yapar, o zaman dayanıklı, nitelikli, göze uygun ve güvenli binalarda yaşmaya başlarız. Bazı firmalar inşaat mühendisini kağıt üzerinde gösteriyorlar ama inşaatı ne o kişi yapıyor ne de denetliyor. Ayrıca bu kişiler teknik elemanlara hak ettiği ücreti vermedikleri için, gerekli denetimler sağlıklı bir şekilde yapılamıyor. Zaten bu tarz inşaat yapanların istediği de bu. Yapılarına inşaat mühendisi ve mimar karışmasın, işlerini istedikleri gibi yürütsünler."
DEPREME HAZIRLIK İÇİN DENETİM YAPILMIYOR
Çerkezköy’deki binalarda depreme hazırlık için denetimlerin yapılmadığını ifade eden Yıldırım, "Bu denetimlerin yapılması için komisyonlar kurulmalı ve özelikle de eski binalar hızla denetlenmelidir. Bu denetimler sonrasında yukarıda belirttiğim iki eksen çerçevesinde binaların yenilenmesi gerekiyor. Önermiş olduğum bu projelerin ülkemiz koşullarında yapılması hiçte zor değil. İnsan yaşamına gerekli önemi veriyorsak bu projeler hızla hayata geçirilmelidir" dedi.
MİMAR VE MÜHENDİSLER KULLANILIYOR
Son olarak inşaat sektöründe çalışan mühendis ve mimarların emeklerinin karşılığını alamadığını söyleyen Yıldırım, "Müteahhitlik sektörü, sektör dışından insanların elinde olduğu için, mimar ve mühendisleri istedikleri gibi kullanılıyorlar" dedi.
DEPREMİN ÇERKEZKÖY’DE YIKICI ETKİSİ OLACAKTIR
Olası bir Marmara depreminin doğal olarak Çerkezköy’ü etkileyeceğini ifade eden Mühendisler Odası Çerkezköy Temsilcisi Cengiz Yıldırım, "Çerkezköy 3. derece deprem bölgesi olarak tarif edilmesine karşın, fay hattına kuş uçuşu 40-50 km mesafedeyiz. Bu mesafe bana göre Çerkezköy’ün 2. derece deprem bölgesinde olduğunu gösteriyor. Fay hattına bu derece yakın olmamıza bağlı olarak olası bir Marmara depreminin Çerkezköy’de yıkıcı etkisi olacağı açıktır" dedi.
1999’DAN ÖNCE YAPILAN BİNALAR RİSKLİ
Çerkezköy’de 1999’dan önce yapılan binalar riskli grupta yer aldığını söyleyen Yıldırım, "99’dan önce yapılan binalar için hızlı bir şekilde önlem alınmalıdır. Bu binaların güçlendirilmesi yerine hızlı bir şekilde yenilenmesi gerekiyor. Bina yenileme konusunda iki öneri ortaya koyacağım. Bu önerilerin ilki; eski binalar kat karşılığı olarak verildiğinde müteahhide iki daire kalıyor ve bu dairelerde inşaat maliyetini kurtarmıyor. Bina sahipleri, bina yenileme bedeli olarak müteahhide belli miktarda yardımda bulunarak, hem daireleri yenilemiş olurlar hem de daha güvenli bir evde oturmuş olurlar. İkinci öneri olarak ise eski binaların yenilenmesi durumda Belediye kat artırımına gidilebilir. Böylece müteahhitler maddi sorunlar yaşamadan binaları yenilemiş olurlar" dedi.
DÜZENLEMELERLE BİRLİKTE DAHA GÜVENLİ BİNALAR YAPILDI
1999 sonra yapılan değişikliklerle birlikte yeni yapıların daha güvenli olduğunu belirten Yıldırım, "17 Ağustos depremi sonrasında hesap ve yapım yönetmeliğinde, yapı denetimlerinde değişikliklere gidildi. Bu değişliklerle birlikte daha güvenli projeler hazırlandı ve daha sağlam binalar yapılmaya başlandı" ifadelerini kullandı.
KAPİTAL SAHİBİ İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ BELİRLİYOR
"İnşaat sektörünün ana sıkıntısı kapital sahibinin sektörü belirliyor olmasıdır" diyen Yıldırım şu şekilde konuştu: "Kapital sahibi bir kişi doktor olmaksızın özel hastane açabilir. Fakat bir hastayı muayene edemez, ameliyat yapamaz. Ama inşaat sektöründe durum çok farklı. Kapital sahibi bir kişi inşaat ofisi açabiliyor ve muayeneyi de ameliyatı da kendisi yapabiliyor. Yani inşaat mühendisi olmadığı halde inşaat yapılabiliyor. Ne zaman ki inşaat sektöründe muayeneyi ve ameliyatı mühendis ve mimarlar yapar, o zaman dayanıklı, nitelikli, göze uygun ve güvenli binalarda yaşmaya başlarız. Bazı firmalar inşaat mühendisini kağıt üzerinde gösteriyorlar ama inşaatı ne o kişi yapıyor ne de denetliyor. Ayrıca bu kişiler teknik elemanlara hak ettiği ücreti vermedikleri için, gerekli denetimler sağlıklı bir şekilde yapılamıyor. Zaten bu tarz inşaat yapanların istediği de bu. Yapılarına inşaat mühendisi ve mimar karışmasın, işlerini istedikleri gibi yürütsünler."
DEPREME HAZIRLIK İÇİN DENETİM YAPILMIYOR
Çerkezköy’deki binalarda depreme hazırlık için denetimlerin yapılmadığını ifade eden Yıldırım, "Bu denetimlerin yapılması için komisyonlar kurulmalı ve özelikle de eski binalar hızla denetlenmelidir. Bu denetimler sonrasında yukarıda belirttiğim iki eksen çerçevesinde binaların yenilenmesi gerekiyor. Önermiş olduğum bu projelerin ülkemiz koşullarında yapılması hiçte zor değil. İnsan yaşamına gerekli önemi veriyorsak bu projeler hızla hayata geçirilmelidir" dedi.
MİMAR VE MÜHENDİSLER KULLANILIYOR
Son olarak inşaat sektöründe çalışan mühendis ve mimarların emeklerinin karşılığını alamadığını söyleyen Yıldırım, "Müteahhitlik sektörü, sektör dışından insanların elinde olduğu için, mimar ve mühendisleri istedikleri gibi kullanılıyorlar" dedi.
