Önsel Gaziler Günü’nü kutladı
MHP Çerkezköy İlçe Başkanı Koray Önsel, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Gazilerimize hak ettikleri saygı ve hürmeti göstermek, sorunlarıyla yakından ilgilenmek toplum olarak en büyük sorumluluğumuzdur. Türk Milleti tarihi boyunca şehit ve gazilerimizin yüksek karakter ve cesaret göstermek suretiyle, sergiledikleri kahramanlıklarla doludur. Gösterilen, bu kahramanlıklar, yalnızca o dönem içerisinde o düşmana karşı değil gelecekte de potansiyel düşman ve haine karşı gözdağı olacaktır. Bu nedenle kendileri için söylenecek her türlü şükran ifadesi yetersiz kalacaktır” dedi
‘ECDADIMIZ AYRIMA VE AYRIŞTIRMAYA GİRMEMİŞTİR’
Milliyetçi Hareket Partisi Çerkezköy İlçe Başkanı Koray Önsel, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Önsel yaptığı açıklamada, “26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya giren Türk Milleti, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar, bir başka ifadeyle Başkomutanlık Meydan Muharebesi zaferiyle vatan, bayrak, ezan, bağımsızlık ve Türklük değerlerinden taviz vermeyeceğini dost ve düşmanlarımıza ilan etmiştir. Binlerce yıllık tarihi şan ve şerefle dolu olan asil Türk Milleti, Ağustos ayını Otlukbeli, Çaldıran, Mercidabık, Kıbrıs’ın fethi, Malazgirt, Büyük Taarruz gibi nice zaferlerle süslemiştir. Muhterem ecdadımız; hiç kimseye kökenini, mezhebini sormamış, dilini merak etmemiş; böyle bir ayrıma ve ayrıştırmaya girmemiştir” dedi.
‘HÜKÜMRAN BİR MİLLETİN NASIL OLMASI GEREKTİĞİ İSPAT EDİLDİ’
Koray Önsel konuşmasının devamında ise, “Aynı gökyüzünün altında, aynı vatanın üzerinde dileyen, isteyen ve birlikte yaşamaya karar vermiş olan herkese değer vermiş, itibar etmiş ve Türk milletinin eşit ve şerefli bir ferdi olarak kabul etmiştir. Bozgunculara bunun için fırsat vermemiştir. Farklılıkları hatırlatanlara, ayrılıkları körükleyenlere bundan dolayı göz açtırmamıştır. Aynı yolu adımlayanlar, aynı hedefe kilitlenmiş ve benzer hayalleri görenler, çağları aşan hükümran bir milletin nasıl olması gerektiğini tarihe altın harflerle kazıyarak ispat etmişlerdir” diye konuştu.
GELECEĞİMİZE ÜMİTLE BAKMAMIZA VESİLE OLMAKTADIR
Anı Kalesi’ni, Sultan Alparslan’ın 1064’de köhnemiş Bizans’ın elinden almasının, Türk milletinin Anadolu’da sonsuza kadar yaşaması konusunda atılan en büyük adım olduğunu sözlerine ekleyen Önsel, şöyle devam etti; “Bu muzafferiyet, milletimize yeni ve muazzez bir yaşama alanı açmış ve 1071’deki şanlı Malazgirt galibiyetinin adeta müjdesini vermiştir. Anadolu’yu vatan yapan Sultan Alparslan ve askerlerinin taşıdığı aynı inanç ve ruh hali 1922 yılında, sönmemiş ateş misali tekrar harlanmış, önce kendisine zincir vurmaya çalışan emperyalist güçleri, eşine ender rastlanır bir mücadele ile başından def etmiştir. Bugün Anıttepe’den gönüllere çekilmiş çelikten iradenin mimarları, Kocatepe’de destan yazmış; bir şafak vakti, insanlık alemine Türk’ün tanımını Malazgirt'ten sonra bir kez daha hatırlatmıştır. Yurdun her her köşesinde; sömürgecilere ve kan emicilere karşı yerli uşakları da dahil olmak üzere tarihi bir ders veren ecdadın kahramanlığı, bugün dahi yolumuzu aydınlatmakta, geleceğimize ümitle bakmamıza vesile olmaktadır.”
‘BİRLİK VE BERABERLİK RUHUNA AŞIRI İHTİYAÇ OLDUĞU BİR GERÇEKTİR’
Malazgirt'ten Anadolu'ya giren Türk milletinin Sakarya’da ayağa, Kocatepe ve Dumlupınar’da da şaha kalktığını ifade eden Önsel, “Türk Milleti Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile gücünü bir kez daha bütün dünyaya ilan etmiş, kendisine biçilen ‘esirlik’ kefenini bir kez daha yırtıp atmıştır. Bu aynı zamanda, esarete, işkenceye, ihanete ve sömürgeci anlayışa, insanlık adına indirilen bir darbedir. Bugün dahi; Türk Milleti’nin şerefiyle, haysiyetiyle, namusuyla oynamaya çalışanlara bunun büyük bir hata olduğunu hatırlatan Malazgirt ve 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde gösterilen inançlı mücadele, Türk Milleti’nin namusuna, şerefine, egemenlik haklarına, haysiyetine göz dikenlerin hali hazırda korkulu rüyası olmaya devam etmektedir. Ülkemizin ve İslam dünyasının içinde bulunduğu bu buhranlı günlerde, tarihimiz boyunca gösterilen birlik ve beraberlik ruhuna aşırı derecede ihtiyaç olduğu da bir gerçektir” dedi.
30 AĞUSTOS ZAFER AKLI KARIŞIKLARA YOL GÖSTERİCİ OLMALIDIR
“Aziz milletimizin, her türlü fitneye karşı birlikte yaşama arzusunun tezahürü olan, her türlü fesatlığa karşı binlerce yıllık kahramanlıklarla dolu tarihine karşı duyduğu büyük sorumluluğun sonucu olan Malazgirt ve 30 Ağustos Zaferi bugün de aklı karışıklara yol gösterici olmalıdır” diyerek konuşmasını sürdüren Koray Önsel, “30 Ağustos, emperyalist kan emiciler dahil olmak üzere, içerdeki ve dışarıdaki yandaşlarının, Türk Milletiyle ilgili kafalarındaki sorulara da bir cevaptır. Malum planlarını gerçekleştirmeye çalışanların ve yalakalarının şunu açıkça bilmesi gerekmektedir ki; Türk Milleti geçmişte olduğu gibi bugün de aynı inançtadır. Geç de olsa bugün içinde bulunduğu, hak etmediği durumdan bir gün elbette kurtulacaktır. O gün geldiğinde kan emicilerin dayatmalarına boyun eğenler için, onların planlarına ortaklık yapanlar için çok geç olacak ancak son pişmanlık fayda etmeyecektir” şeklinde konuştu.
GAZİLERİMİZ BİZE BU VATANDAN EMANETTİR
MHP İlçe Başkanı Önsel, yaptığı açıklamanın devamında, “Bu duygu ve düşüncelerle şanlı tarihimizin zafer haftasını ve 30 Ağustos zafer bayramının 92. Yıldönümü kutluyor, yüce yaradanın fitnecilere fırsat vermemesini diliyorum. TBMM tarafından 19 Eylül 1921 yılında Mustafa Kemal Atatürk'e gazilik unvanı verilmiş ve bu tarih şehit ve gazilerimize duyduğumuz saygının bir göstergesi olmuştur. Gazilerimiz, vatanımıza kast etmiş düşmanların önüne vatan sevgileriyle, dimdik durarak, bu toprakların Aziz kılınmasında canlarını kaybetmek pahasına önemli rol oynamışlardır. Bu topraklar nasıl ki şehitlerimiz ve gazilerimizin kanlarıyla sulanarak bizlere onlardan emanet ise, muhterem gazilerimiz de bize bu vatandan emanettir. Vefanın, sadakatin, bağlılığın ve millet sevgisinin muhterem temsilcileri olan gazilerimizin haklarını ödemek elbette kolay değildir.Bu toprakların vatan olmasında en büyük katkıyı yapanların, kendileri ve ailelerinin yaşam standartlarının artık tartışılmadığı bir toplum olabilmemiz adına herkesin, üstüne düşen görevi yapması dileğimizdir” dedi.
GAZİLERİMİZE UZUN VE SAĞLIKLI ÖMÜRLER DİLİYORUM
Şehit ve gazilerimiz sayesinde bu topraklarda barış, kardeşlik ve huzur içinde yaşanıldığının farkında olduklarını ifade eden Önsel konuşmasının sonunda ise, “O nedenle gazilerimize hak ettikleri saygı ve hürmeti göstermek, sorunlarıyla yakından ilgilenmek toplum olarak en büyük sorumluluğumuzdur. Türk milleti tarihi boyunca şehit ve gazilerimizin yüksek karakter ve cesaret göstermek suretiyle, sergiledikleri kahramanlıklarla doludur. Gösterilen, bu kahramanlıklar, yalnızca o dönem içerisinde o düşmana karşı değil gelecekte de potansiyel düşman ve haine karşı gözdağı olacaktır. Bu nedenle kendileri için söylenecek her türlü şükran ifadesi yetersiz kalacaktır. Bu bağlamda bu toprakların vatan tescilini yapan başta gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimize şükranlarımızı sunuyor, ebediyete intikal etmiş tüm gazi ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilik mertebesiyle şereflendirilmiş gazilerimize uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum” diye konuştu.
Haber: Emrah ÇOĞALAN
Milliyetçi Hareket Partisi Çerkezköy İlçe Başkanı Koray Önsel, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Önsel yaptığı açıklamada, “26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya giren Türk Milleti, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar, bir başka ifadeyle Başkomutanlık Meydan Muharebesi zaferiyle vatan, bayrak, ezan, bağımsızlık ve Türklük değerlerinden taviz vermeyeceğini dost ve düşmanlarımıza ilan etmiştir. Binlerce yıllık tarihi şan ve şerefle dolu olan asil Türk Milleti, Ağustos ayını Otlukbeli, Çaldıran, Mercidabık, Kıbrıs’ın fethi, Malazgirt, Büyük Taarruz gibi nice zaferlerle süslemiştir. Muhterem ecdadımız; hiç kimseye kökenini, mezhebini sormamış, dilini merak etmemiş; böyle bir ayrıma ve ayrıştırmaya girmemiştir” dedi.
‘HÜKÜMRAN BİR MİLLETİN NASIL OLMASI GEREKTİĞİ İSPAT EDİLDİ’
Koray Önsel konuşmasının devamında ise, “Aynı gökyüzünün altında, aynı vatanın üzerinde dileyen, isteyen ve birlikte yaşamaya karar vermiş olan herkese değer vermiş, itibar etmiş ve Türk milletinin eşit ve şerefli bir ferdi olarak kabul etmiştir. Bozgunculara bunun için fırsat vermemiştir. Farklılıkları hatırlatanlara, ayrılıkları körükleyenlere bundan dolayı göz açtırmamıştır. Aynı yolu adımlayanlar, aynı hedefe kilitlenmiş ve benzer hayalleri görenler, çağları aşan hükümran bir milletin nasıl olması gerektiğini tarihe altın harflerle kazıyarak ispat etmişlerdir” diye konuştu.
GELECEĞİMİZE ÜMİTLE BAKMAMIZA VESİLE OLMAKTADIR
Anı Kalesi’ni, Sultan Alparslan’ın 1064’de köhnemiş Bizans’ın elinden almasının, Türk milletinin Anadolu’da sonsuza kadar yaşaması konusunda atılan en büyük adım olduğunu sözlerine ekleyen Önsel, şöyle devam etti; “Bu muzafferiyet, milletimize yeni ve muazzez bir yaşama alanı açmış ve 1071’deki şanlı Malazgirt galibiyetinin adeta müjdesini vermiştir. Anadolu’yu vatan yapan Sultan Alparslan ve askerlerinin taşıdığı aynı inanç ve ruh hali 1922 yılında, sönmemiş ateş misali tekrar harlanmış, önce kendisine zincir vurmaya çalışan emperyalist güçleri, eşine ender rastlanır bir mücadele ile başından def etmiştir. Bugün Anıttepe’den gönüllere çekilmiş çelikten iradenin mimarları, Kocatepe’de destan yazmış; bir şafak vakti, insanlık alemine Türk’ün tanımını Malazgirt'ten sonra bir kez daha hatırlatmıştır. Yurdun her her köşesinde; sömürgecilere ve kan emicilere karşı yerli uşakları da dahil olmak üzere tarihi bir ders veren ecdadın kahramanlığı, bugün dahi yolumuzu aydınlatmakta, geleceğimize ümitle bakmamıza vesile olmaktadır.”
‘BİRLİK VE BERABERLİK RUHUNA AŞIRI İHTİYAÇ OLDUĞU BİR GERÇEKTİR’
Malazgirt'ten Anadolu'ya giren Türk milletinin Sakarya’da ayağa, Kocatepe ve Dumlupınar’da da şaha kalktığını ifade eden Önsel, “Türk Milleti Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile gücünü bir kez daha bütün dünyaya ilan etmiş, kendisine biçilen ‘esirlik’ kefenini bir kez daha yırtıp atmıştır. Bu aynı zamanda, esarete, işkenceye, ihanete ve sömürgeci anlayışa, insanlık adına indirilen bir darbedir. Bugün dahi; Türk Milleti’nin şerefiyle, haysiyetiyle, namusuyla oynamaya çalışanlara bunun büyük bir hata olduğunu hatırlatan Malazgirt ve 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde gösterilen inançlı mücadele, Türk Milleti’nin namusuna, şerefine, egemenlik haklarına, haysiyetine göz dikenlerin hali hazırda korkulu rüyası olmaya devam etmektedir. Ülkemizin ve İslam dünyasının içinde bulunduğu bu buhranlı günlerde, tarihimiz boyunca gösterilen birlik ve beraberlik ruhuna aşırı derecede ihtiyaç olduğu da bir gerçektir” dedi.
30 AĞUSTOS ZAFER AKLI KARIŞIKLARA YOL GÖSTERİCİ OLMALIDIR
“Aziz milletimizin, her türlü fitneye karşı birlikte yaşama arzusunun tezahürü olan, her türlü fesatlığa karşı binlerce yıllık kahramanlıklarla dolu tarihine karşı duyduğu büyük sorumluluğun sonucu olan Malazgirt ve 30 Ağustos Zaferi bugün de aklı karışıklara yol gösterici olmalıdır” diyerek konuşmasını sürdüren Koray Önsel, “30 Ağustos, emperyalist kan emiciler dahil olmak üzere, içerdeki ve dışarıdaki yandaşlarının, Türk Milletiyle ilgili kafalarındaki sorulara da bir cevaptır. Malum planlarını gerçekleştirmeye çalışanların ve yalakalarının şunu açıkça bilmesi gerekmektedir ki; Türk Milleti geçmişte olduğu gibi bugün de aynı inançtadır. Geç de olsa bugün içinde bulunduğu, hak etmediği durumdan bir gün elbette kurtulacaktır. O gün geldiğinde kan emicilerin dayatmalarına boyun eğenler için, onların planlarına ortaklık yapanlar için çok geç olacak ancak son pişmanlık fayda etmeyecektir” şeklinde konuştu.
GAZİLERİMİZ BİZE BU VATANDAN EMANETTİR
MHP İlçe Başkanı Önsel, yaptığı açıklamanın devamında, “Bu duygu ve düşüncelerle şanlı tarihimizin zafer haftasını ve 30 Ağustos zafer bayramının 92. Yıldönümü kutluyor, yüce yaradanın fitnecilere fırsat vermemesini diliyorum. TBMM tarafından 19 Eylül 1921 yılında Mustafa Kemal Atatürk'e gazilik unvanı verilmiş ve bu tarih şehit ve gazilerimize duyduğumuz saygının bir göstergesi olmuştur. Gazilerimiz, vatanımıza kast etmiş düşmanların önüne vatan sevgileriyle, dimdik durarak, bu toprakların Aziz kılınmasında canlarını kaybetmek pahasına önemli rol oynamışlardır. Bu topraklar nasıl ki şehitlerimiz ve gazilerimizin kanlarıyla sulanarak bizlere onlardan emanet ise, muhterem gazilerimiz de bize bu vatandan emanettir. Vefanın, sadakatin, bağlılığın ve millet sevgisinin muhterem temsilcileri olan gazilerimizin haklarını ödemek elbette kolay değildir.Bu toprakların vatan olmasında en büyük katkıyı yapanların, kendileri ve ailelerinin yaşam standartlarının artık tartışılmadığı bir toplum olabilmemiz adına herkesin, üstüne düşen görevi yapması dileğimizdir” dedi.
GAZİLERİMİZE UZUN VE SAĞLIKLI ÖMÜRLER DİLİYORUM
Şehit ve gazilerimiz sayesinde bu topraklarda barış, kardeşlik ve huzur içinde yaşanıldığının farkında olduklarını ifade eden Önsel konuşmasının sonunda ise, “O nedenle gazilerimize hak ettikleri saygı ve hürmeti göstermek, sorunlarıyla yakından ilgilenmek toplum olarak en büyük sorumluluğumuzdur. Türk milleti tarihi boyunca şehit ve gazilerimizin yüksek karakter ve cesaret göstermek suretiyle, sergiledikleri kahramanlıklarla doludur. Gösterilen, bu kahramanlıklar, yalnızca o dönem içerisinde o düşmana karşı değil gelecekte de potansiyel düşman ve haine karşı gözdağı olacaktır. Bu nedenle kendileri için söylenecek her türlü şükran ifadesi yetersiz kalacaktır. Bu bağlamda bu toprakların vatan tescilini yapan başta gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimize şükranlarımızı sunuyor, ebediyete intikal etmiş tüm gazi ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilik mertebesiyle şereflendirilmiş gazilerimize uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum” diye konuştu.
Haber: Emrah ÇOĞALAN
