Yel; ‘halkın cebindeki paraya göz dikiyorlar’

Önceki gün kurum ziyaretlerinde bulunmak üzere Çerkezköy’e gelen Ak Parti Tekirdağ Milletvekilleri Mustafa Yel ile Ayşe Doğan daha sonra gazetemizi ziyaret ettiler. Ziyaret kapsamında Yel ve Doğan’a Ak Parti Çerkezköy İlçe yönetimi de eşlik etti. Ziyaret kapsamında Mustafa Yel, Milletvekilliği öncesinde Tekirdağ’ı yakinen bilen biri olarak Büyükşehir Belediyesinin yaptığı çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz yönünde ki soruya, “Büyükşehir belediyesi kanunu Tekirdağ’ın başına devlet kuşunun konması demektir. Daha önce her yerde söylüyorduk 33 tane belediyemiz bir İl Özel idaremiz varken, iller bankasından gelen toplam ödenekler 178 milyon TL idi. 2015 itibariyle TESKİ ile birlikte Büyükşehir’in 800 bin TL’lik bir bütçesi var. Paranın yanı sıra bir de yetki olması lazım. Aynı zamanda yasa yetki de vermiş oldu. Yerinden yönetimlerin güçlendirilerek halkın günlük pratik ihtiyaçlarını sorunlarını anında çözülebilmesinin hız kazanması lazım. Bunun iyi kullanılıp kullanılmamasına göre bu yasadan bazen dert yananlar bazen de çok iyi oldu diyenler var” açıklamasında bulundu.

DEVEDE KULAK KALAN YATIRIMLARDIR

Yel konuşmasının devamında ise, “iyi kullanan yerlerle ilgili olarak Balıkesir, orada belediye daha hazırlıklı, projeleri olan bir belediye var. Kendine gönderilen ödeneklerin dışında hazırlanan projelere hükümetimiz tarafından 4 Milyar TL destek de aldılar. Bir buçuk yılı devirdik ve ikinci yıla giden bir büyükşehir belediyemiz var, hala toparlanamayan bir görüntü var. Zaman zaman yapılan çeşitli projeleri görüyoruz. Belde belediyesinin yaptığı işleri bize iş gibi sunan bir büyükşehir belediyesi ile karşı karşıyayız. Bir yere taş döşemek, kanalizasyon değiştirmek, içme suyu temin etmek büyükşehir belediyesi vizyonu ile tam olarak bağdaşmayan, onun bu devasa büyüklüğü içinde devede kulak kalan yatırımlardır” dedi.

VİZYON SAHİBİ PROJELER İSTİYORUZ

Vizyon sahibi projeler istediklerini sözlerine ekleyen Mustafa Yel, “Tarımsal alt yapının geliştirilmesi projeleri, sulama sistemleri, sanayinin desteklenmesi için bazı alt yapı çalışmasının yapılması, çevresel kirliliğin özellikle denize kıyısı olan kenarlara baktığımız zaman son derece kötü olduğunu görüyoruz. Bugün İstanbul, Kocaeli, Bursa, Balıkesir bunlar Marmara denizine atıklarını tamamen temizlediler. Şu anda 4 tane mavi bayraklı plaj var. Baş iskelede bile Kocaeli’nin merkezi denize girilebiliyor ama benim Tekirdağ’ımda girilemiyor. Hal böyle olunca vatandaş olarak vizyon sahibi kültürle turizm ile ilgili yine sosyal yardımlarla ilgili proje beklentimiz var. Ama bizi heyecanlandıran bugüne kadar ne bir söylem ne de bir icraat var. Ben bunu her şeyden önce bir vatandaş olarak sorguluyorum. Büyükşehir belediyesi bir Milletvekili olarak da sorgulamaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

BALKAN TEKNİK ÜNİVERSİTESİNİN OLMASINI İSTİYORUZ

Tekirdağ genelinde yapmayı hedefledikleri projeler hakkında da konuşan Yel, “Özellikle istediğim bu bölge sanayi bölgesi ve sanayi ile entegre olmuş nano teknolojiyi çocuklara öğreten aynı zamanda bizim büyükşehir belediye başkan adayıyken söylemimiz balkanların merkezi olan bir Tekirdağ olsun diyorduk. Bu bölgenin en önem arz eden tarafı da bir balkan teknik üniversitenin burada yer alması. Her ne kadar bir üniversitemiz var ve ne kadar güzel gelişiyor eğitim veriyor ama bu Tekirdağ’a yeterli değil. Bir teknik üniversite ile beraber gelişimin daha iyi olacağı düşüncesindeyim. Bunu gerçekleştirebilmek en büyük ideallimden bir tanesidir” dedi.

KAMPÜSLE İLGİLİ GELİŞMELERİ AKTARACAĞIZ

Ak Parti Tekirdağ Milletvekili Ayşe Doğan ise yaptığı konuşmada, “Çerkezköy’de kazanan çalışan sanayicilerimizin gelirlerini bu tarafa aktarabilecek bir proje geliştirerek maddi katkı sağlayacak cazip projeler için çalışıyoruz. Ulaşımı kesintisiz sağlayabilecek Çorlu havaalanını aktif hale getirmek. Burada çalışanların daha az mesai harcayarak daha düzenli planlı hizmet etmek için bunun önemli olduğunu düşünüyoruz. Başka projeleri de gene takip ediyoruz. Bir kampüs çalışması var. Kaymakamımız ve bir hayırsever ile bir aradaydık ve kapsamlı bir şekilde görüştük. Adı konulduğunda bunu da paylaşacağız” ifadelerine yer verdi.

YENİK BİR PARTİYMİŞİZ GİBİ BİR ALGI YARATILDI

Mustafa Yel’in ÇTSO ziyaretinde ‘Vatandaşlarımızdan, Ak Partiye mesaj vermek istedik ama bu kadarını da beklemiyorduk söylemlerini de duymaktayız’ sözünü neye karşılık ifade ettiği sorulduğunda da, “13 yılın boyunca Türkiye de iktidar olabilmek gerçekten çok önemli bir hadisedir. Fakat Ak Parti bugüne kadar girdiği seçimlerde birinci parti oldu ve bundan önceki seçimlerde de tek başına iktidar getirecek çoğunluğu da sağladı. Şu anda da seçim sisteminden kaynaklanan yüzde 41 oy almamıza rağmen yenik bir partiymişiz gibi bir algı yaratıldı. Yine de oy oranımızın azalması ve tek başına iktidar olamaması içinde bir mesajdı aynı zamanda. Bu mesajı aldık dememde ki sözde buydu” diye konuştu.

DAHA İYİ ANLATMAMIZ GEREKİYOR

Gençlerle ilgili yapılan projelerin daha iyi anlatılması gerektiğini savunan Yel, şöyle devam etti; “Her yıl 1.2 milyon genç nüfus seçmen olarak sistemin içine dahil oluyor. 25 yaşına kadar 10 milyon seçmeni topluyor. Bu genç seçmenler ne yazık ki Türkiye de 13 yıllık gelişmeyi otomatiğe bağlanmış bir gelişme gibi görüyor. Sanki başka hükümetler olsaydı bu duble yollar yapılacaktı. 26 olan havaalanı sayımız zaten 52’ye çıkacaktı. Milyonlarca derslik zaten yapılacaktı. Bizler geldiğimizde 76 tane üniversite varken, şimdi ise 197 oldu. Bunun gibi sanki olacak diye çok fazla kafasında canlandıran bir gençliğimiz var. Eski koalisyon dönemlerini bilmeyen bir genç nüfus ile karşı karşıyayız. Bunları daha iyi anlatmamız gerektiğiniz düşünüyorum”

YANLIŞ BİR UYGULAMA DEĞİL

Ziyaretin sonunda Büyükşehir Belediyesinin başlattığı Tek-Park uygulamasıyla ilgili sorularımıza ilk olara cevap veren Ayşe Doğan, “Vatandaş gözüyle söyleyeyim artışlarla ilgili ve bazı kesime uygulanan statüyle ilgili yorum yapmayacağım ama genel anlamda bakıldığı zaman cadde de sıkışıklık vardı. Beş dakikada bankada işimi halledeyim derken çıkamıyoruz. Hiçbir zaman da makam ve mevkimizi kullanmak istemediğimiz içinde normal sıradan girip halledelim dediğimiz zaman halledemiyoruz ve park bulamıyorsunuz. Bu anlamda uygulanabilir ama standardı olması lazım. Artısı eksisi tartışabilir. Ama genel anlamda bakıldığı zaman yanlış değil” dedi.

İYİ OLDU DEMEMEK LAZIM

Ayşe Doğan’ın verdiği cevabın tam tersi bir açıklamada bulunan Mustafa Yel ise, “bu uygulamaya iyi oldu dememek lazım. UKOME denilen merkezler var. Bunların yetkisi görevi kent içi trafiği düzenlemek, düzenlerken de önemli yetki ve görevlerinin başında da katlı otoparklar başta olmak üzere kendi içerisinde otoparklar tesis etme görevi var. Fakat bugüne kadar belediyeler bunu layıkıyla yerine getirmediler. Yerine getirmezsen vatandaşlara çile çektirmek ve cebinden daha fazla para çıkmasına sebebiyet verecek tekpark uygulamasını biz şiddetle eleştiriyoruz. Çünkü bu konuda asli görevini yerine getirmeden vatandaşın direk olarak cebinden etkilenen bir meblağ var” açıklamasında bulundu.

HALKIN CEBİNDEKİ PARAYA GÖZ DİKİYORLAR

Belediyelerin ruhsat verirken orada ya otopark yapma şartı yada bunun bedelini aldıklarını sözlerine ekleyen Yel, “Bu bedelleri de bugüne kadar otopark yapımıyla ilgili kullanmadılar. Bizim eleştirdiğimiz konu budur. Belediye öncelikle kendi asli görevini yerine getirerek otoparkını yapacak. Bu anlamda erken başlanan bir uygulama, vatandaşların sorununu çözmek adına ceplerinden çıkan parayı fazlalaştıran ve halkçı belediye olmadıklarını gösteren bir uygulama olarak görüyoruz. Halkçı belediyeyiz diyorlar ama halkın cebinde ki paraya göz dikiyorlar. Aynen içme suyu bedelinde olduğu gibi. Tekirdağ büyükşehir belediyesi olmazdan önce belde belediyeleri ve diğer belediyelerde olduğu gibi su bedellerine bir bakın. Bir lira civarında olan su bedelleri 5 liraya kadar yükseldi. Türkiye de enflasyon bu kadar yüksek mi? Son açıklanan rakamlara göre enflasyon yüzde 7.26” ifadelerini kullandı.

HALKIN YANINDA OLAN BİZİZ

Mustafa Yel konuşmasının sonunda ise, “Buna rağmen ne yaptı bizim halkçı belediye olmakla kendilerini lanse eden belediyelerimiz, ilk toplantılarında su tarifesini artırdılar. Şiddetle eleştirdiğimiz bir durumdur. Dedikleri de büyükşehir oldu kanundan dolayı alıyoruz. Hayır kanun böyle bir şey demiyor, kanun sadece köyken mahalleye dönüşen yeni kırsal mahallelerde bir şehirde uygulanan içme suyu tarifesinin sadece yüzde 25 alınır diyor. Köylerde bizim hükümetimizin çıkarmış olduğu ve gerçekten halkçı bir yönetim anlayışını sergileyen bu madde var. Bunun dışında şehir merkezleriyle ilgili zorlaştırıcı şu bedeli alın diyen hiçbir madde yok. Bu anlamda farkımız bu. Halkın yanında olan ve birlikte hareket eden zihniyeti bizler yansıtıyoruz onlarsa bu zihniyeti yansıtıyor” dedi. 

Haber: Emrah ÇOĞALAN