Tuzun fazlası çok zararlı!

İnsan hayatının vazgeçilmezleri arasında yer alan tuzun vücut fonksiyonları için mutlak gerekli olmasına rağmen fazlasının çok zararlı olduğunu belirten İlçe Sağlık müdürü Dr. Olcay Palak, “Fazla tuz kan basıncını yükseltir. Yüksek kan basıncı ise kalbi büyütür, kalp krizi, kalp yetmezliği ve felç riskini artırır, böbrek fonksiyonlarını bozar, görme kaybına neden olur” uyarısını yaptı

Tuzun fazlası çok zararlı!
18 Mart 2015 Çarşamba 19:33

 İŞTE TUZUN  ZARARLARI

“Bu zararlı etkiler sonucu kan basıncı arttıkça artar” diyen İlçe Sağlık Müdürü Dr. Olcay Palak,  “Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre felçlerin %62’sinden ve koroner kalp hastalıklarının %49’undan yüksek kan basıncı sorumludur. Yüksek kan basıncı, en fazla ölüm nedenidir ve yüzyılın epidemisi olarak kabul edilmektedir.  Fazla  tuz,  kan basıncı normal olanlarda da kalp damar sağlığına zararlı. Felç riskinde ve kalp büyümesinde artışa neden olur, böbrek hastalığını kötüleştirir, ölüm riskini artırır. Ayrıca böbrek taşı ve osteoporoz riskini artırdığına, obeziteye yol açtığına, mide kanserinin majör nedeni olduğuna ve astım atağının şiddetini artırdığına dair de giderek artan kanıtlar, mevcuttur” açıklamasını yaptı.


EN ÇOK TÜKETEN ÜLKEYİZ


Türkiye’nin dünyanın en çok tuz tüketen ülkesi olduğuna dikkat çeken Dr. Olcay Palak, “Çoğu ülkede günlük tuz tüketimi günde 9-12 gram iken, bizim tuz tüketimimiz günde ortalama 18 gram. Türkiye’de erişkin nüfusun yaklaşık her üçte birinde hipertansiyon mevcut. Kan basıncı düzeyi ortalamamız da Japonya, Çin, İngiltere ve ABD den daha yüksek. Bu da acilen toplum genelinde tuz kısıtlamamız gereğini ortaya koymaktadır” bilgisini verdikten sonra şunları söyledi:


TUZ TÜKETİMİ AZALTILMALI


“Diyette tuzun azaltılması sadece kan basıncını düşürmez, aynı zamanda yeni oluşabilecek koroner kalp hastalığı, myokard enfarktüsü ve felç riskini azaltır. Hipertansiyon, mide kanseri, böbrek hastalığı riski azalır, kemikler korunur. Sağlık harcamalarında milyonlarca dolar tasarruf sağlanır. Şu an tüm ülkeler, tuz tüketimini azaltmaya çalışıyor. 


TUZU NASIL ALIYORUZ?


Diyette tuzu kısıtlarken, tüm kaynaklardan gelen tuzun azaltılması gerekir. Özellikle gıdaların işlenmesi sırasında kullanılan tuzun azaltılması esastır. Çünkü endüstrileşmiş ülkelerde tüketilen tuzun %75-80’i işlem görmüş, ambalajlı, hazır olarak satılan gıdalardan alınıyor. Pişirirken veya yerken ilave edilen tuz sadece %10. Kalanı gıdalarda doğal olarak bulunandır. Asya ve Afrika ülkesinde ise tuzun asıl kaynağı, pişirme sırasında ilave edilen veya soslar ve baharatlarda bulunan tuzdur.” 


NE KADAR TUZ KULLANILMALI?


“Dünya Sağlık Örgütü, kronik hastalıkları önlemek için erişkinlerin günde 5 gramdan az tuz (2 gram sodyum/gün) kullanmalarını önermektedir.” Açıklamasını yapan Dr. Palak, “ Bazı ülkeler, diyetlerindeki tuz hedeflerini belirlemiş, bu yönde belli bir yolu kat etmiş durumda. İngiltere yürüttüğü politika ile de hazır gıdalardaki tuz oranını %9.5 azaltmayı başardı. Fransızlar da uzun zamandır olan uğraşları sonucu çoğu üründeki tuz miktarını azalttılar, ve günlük tuz tüketimlerini 8 gramın altına düşürmeye çalışıyorlar. ABD’de hedef tuz miktarı günde 6 gram. Ancak hipertansiyonu olanlar, 40 yaş ve üstündekiler ve de siyah ırk için önerilen miktar günde 3 gram. 2009’da başlattıkları ulusal plan çerçevesinde hedefleri tuz tüketimini 5 yılda % 20 azaltmak. Avrupa Birliğindeki 11 ülke de, tuz tüketimini 4 yılda %16 azaltmaya karar verdi. Bu arada Avrupa Kardiyoloji ve Hipertansiyon Derneği Ocak 2010’da Avrupa genelinde toplumların tuz tüketimini azaltmaya yönelik tedbirlere acilen ihtiyaç olduğunu, hazır gıdalardaki tuz miktarının azaltılması için kanun ve yönetmeliklerin çıkarılması gereğini ve tuz tüketimini günde 5 gram ( 1 çay kaşığı) indirmenin uygun olacağını bildirdi” diye konuştu.


EN ÇOK TUZU NASIL ALIYORUZ?


Ülkemizde başlıca tuz alım kaynaklarının beyaz peynir, turşu, zeytin, erişte, ayçiçeği çekirdeği, salça ve yemeğin tadına bakmadan tuz atmak olduğunu ifade eden Dr. Palak, Ancak ekmeğin de tuz tüketimimiz de rolünün büyük olduğunu ve sadece ekmekle günlük ihtiyaçtan fazlası tuz aldığımızı söyledi.


KIRMIZI ETİKET KONULACAK


“Bu nedenle Türk Kardiyoloji Derneği ile Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği, ekmekteki tuz oranının düşürülmesi için Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvurdu. Sağlık Bakanlığı da yeni eylem planında tuz kullanımını azaltmak için aşırı tuzlu yiyeceklerin üzerine uyarıcı kırmızı etiket konulacağını açıkladı” diyen Dr. Palak açıklamalarını şöyle tamamladı:


ERKEN BAŞLANILMALI


“Toplum sağlığı için tuzu azaltma girişimi, uzun soluklu bir yolculuktur. Mutlaka ulusal eylem planı hazırlanmalı, kamuoyu tuz ve zararları konusunda bilgilendirilmeli, öncelikle hazır gıdalardaki tuz oranının tedricen azaltılması için gıda sanayi ile işbirliği yapılmalı, hazır gıdaların etiketlerine günlük tuz ihtiyacının ne kadarını içerdiği mutlaka eklenmelidir. Tuz kısıtlamasına çocukluk döneminde, hatta bebeklikte başlanması ileriki yıllarda gelişecek hastalıkları önleyecektir. 


Tuzu birdenbire kesmek çok zor. Tercihen azaltılırsa birkaç hafta içinde tat duyusu buna alışır. Herkesin diyetindeki tuzu mümkün olduğunca azaltması hem kendisine, hem ülkesine karşı olan sorumluluğudur.


MUTLAKA BUNLARI YAPIN


Bu nedenle de yemeğinizi pişirirken tuz eklemeyin. Restoranda yemeğinizin tuzsuz hazırlanmasını isteyin. Kahvenizi nasıl sade isteyebiliyorsanız, yemeğinizi de tuzsuz isteyin. Masadan tuzluğu kaldırın. Lezzet için nane, maydanoz, dereotu, çeşitli baharatlar, kırmızı toz biber kullanın. Limon ve sirke genelde tuzu pek aratmaz. Sucuk, pastırma, salamın tuz içeriği normal ete göre çok fazla , mümkün olduğunca yemeyin. Ketçap, mayonez, hardal, soya sosu gibi hazır sos ve bazı baharatların tuzlu olduğu bilin. Hazır sos almayın, kendi sosunuzu kendiniz yapın. 


SEBZE VE MEYVE YİYİN


Market alışverişlerinizde alacağınız ürünün içeriğine bakmayı alışkanlık haline getirin. Çünkü tuz tadı olmayan pek çok gıda aslında tuz deposu. Etiketteki değerin tuz mu, sodyum mu olduğuna dikkat edin. Verilen sodyum değeri ise bunu 2.5 ile çarparak tuz değerini bulabilirsiniz. Aynı üründe farklı markaların tuz içerikleri birbirinden çok farklı olabiliyor. Hepsini kontrol edip aynı gıdanın az tuzlu olan tercih edin.  Sebze ve meyvelerin tuz içeriği düşük olduğundan özellikle tercih edin. Atıştırma için cips, kuruyemiş yerine meyve yiyin her gün biraz daha az tuz almaya özen gösterin.”

 

Haber: Uğur Can Avcılar

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.