Yaz aylarında sağlıklı beslenme

Özel İrmet Hospital Hastanesi’nden Dyt. Burcu Akca, yaklaşan yaz mevsimiyle hava sıcaklığının bariz bir şekilde yükseldiğini belirterek, bu tip sıcak havalarda nasıl beslenmemiz gerektiği konusunda önerilerde bulunarak ve belirli rahatsızlıkları olan bireylerin öğlen saatlerinde mümkün oldukça güneş ışınlarına maruz kalmamalarını tavsiye etti

Yaz aylarında sağlıklı beslenme
25 Mayıs 2015 Pazartesi 17:34

 “BOL BOL SIVI TÜKETİN”

 

Sıcak havalarda vücudun kaybettiği sıvıyı göz önünde bulundurarak bol bol sıvı alımının gerektiğini belirten Dyt. Burcu Akca; “Yaz mevsiminin etkisini iyice göstermeye başladığı şu günlerde hava sıcaklığının artmasıyla birlikte bol sıvı alınması yönündeki öneriler sıklıkla gündeme gelmektedir. Vücuttan fazla miktarda su kaybedilmesi sonucu; bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri görülebilir. Sıvı ihtiyacını karşılamak için süt, ayran, soda, taze sıkılmış meyve suları, bitki ve meyve çayları tercih edilebilir. Öte yandan en iyi çözücü, saf, doğal ve katkısız olan içecek sudur. Dünya Sağlık Örgütü kadınların günde 10, erkeklerin 14 bardak su içmesi gerektiğini belirtmektedir. Bebek ve çocuklar sıvı kayıplarını ifade edemeyecekleri için, ebeveynlerin bu konuda daha dikkatli olmaları gerekmektedir.” diye konuştu.

 

“11.00 – 17.00 ARASI GEREKMEDİKÇE DIŞARI ÇIKMAYIN”

 

Hipertansiyon, diyabet, kalp – damar hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olan bireyler için tavsiyelerde bulunan Akca; “Havaların ısınması ile birlikte ev dışında daha uzun süre kalınmaktadır. Özellikle hipertansiyon, diyabet, kalp - damar hastalığı gibi kronik rahatsızlığı olan bireylerin güneş ışınlarının çok dik geldiği 11.00 – 17.00 saatleri arasında gerekmedikçe dışarı çıkmamaları gerekmektedir. Özellikle bu tür rahatsızlığı olan bireylerin öğün atlamamaları, 3 ana öğünün yanı sıra 3 küçük ara öğün almaları önerilmektedir. Böylelikle bir sonraki öğünde hem yavaş hem de az yemek yenilmesi söz konusu olmaktadır.” ifadelerini kullandı.

 

“YEMEKLERDE SIVI YAĞ KULLANIN”

 

Uzun, sıcak yaz günlerinde yemeklerde katı yerine sıvı yağ kullanılmasına vurgu yapan Akca; “Yaz mevsiminde günlerin uzun olması nedeniyle daha çok yemek yenilmekte, özellikle geç saatlere kadar süren akşam yemeği sırasında alkol alınması, yağlı ve ağır yemekler yenmesi vücut dengesini zorlayabilmektedir. Katı yağların kalp krizi riskini artırdığını artık herkes biliyor. Kalp krizi yaz döneminde daha fazla görülmektedir. Bu nedenle yemeklerde sıvı yağlar tercih edilmelidir. Et, süt, yoğurt, peynir, yumurta ve yağlı tohumların içerisinde de yağ bulunmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; ekmeğe yağ sürmemek, zeytinyağı bile olsa aşırı miktarda kullanmamaktır. Kızartma ve kavurma işlemlerinden kaçınmalı; haşlama, ızgara, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir. Sonuçta 1 gram yağ 9 kkal. enerji vermektedir.” açıklamalarında bulundu.

 

 AĞIR TATLILARDAN UZAK DURULMALI

 

Şeker ihtiyacının besinlerden doğal olarak karşılanmasını, sonradan şeker ilave edilen besinlerden uzak durulması gerektiğini belirten Dyt. Burcu Akca; “Şeker açısından durumu değerlendirirsek; bazı şekerler besinlerde doğal olarak bulunurlar (meyvelerdeki fruktoz, sütteki laktoz, tahıllardaki nişasta gibi). Bazıları ise sonradan ilave edilirler (çay şekeri ve şeker içeren besinler). Dengeli beslenme çerçevesinde şeker ihtiyacı besinlerden doğal olarak karşılanmaktadır. O halde tatlı tüketiminden kaçınmak, yenildiği taktirde tüketim sıklığına ve miktarına dikkat etmek, lokma ve tulumba gibi ağır tatlılar yerine; sütlü ve meyveli tatlıları tercih etmek daha sağlıklı olacaktır (örnek: Dondurma, puding, sütlaç, komposto, meyve jölesi).” önerilerinde bulundu.

 

RAFİNE ŞEKER YERİNE TATLANDIRICI

 

Rafine şeker yerine yapay tatlandırıcıların kullanımına ağırlık verilmesi gerektiğini söyleyen Akca; “Hızla ve tamamen kana karışan, rafine şeker içeren besinler kan şekerinde ani bir dalgalanmaya neden olur, böylelikle tekrar tatlı yeme isteği doğurarak bir kısır döngüye yol açarlar. Şeker tadından vazgeçemeyen, iştahını baskılayamayan, formuna önem veren bireyler ve aileleri için çok iyi bir alternatif olan yapay tatlandırıcıların şeker yerine kullanılması daha uygun görülmektedir. Tatlıların yapımında güvenle ve rahatlıkla kullanılabilecek olan bu yapay tatlandırıcıların enerji değeri yok veya göz ardı edilecek kadar düşüktür. Kan şekeri üzerinde de olumsuz etki yaratmamaları nedeniyle rafine şeker yerine tercih edilmeleri daha sağlıklı olmaktadır.” diye konuştu.

 

 “ÖĞÜNLERİ MEYVE İLE GEÇİŞTİRMEYİN”

 

Yaz aylarında öğünlerin meyve ile geçiştirilmesinin yanlış bir uygulama olduğunu belirten Akca; “Yazın öğünlerin sadece meyve ile geçiştirilmesi oldukça yanlıştır. Meyvenin ana yemek yerine, yemekten sonra yenmesi gerekir. Mesela sadece karpuz ile öğün geçiştirmek yanlıştır, fazla meyve de kilo artışına neden olmaktadır.” dedi.

 

 HAFTADA 2 – 3 ÖĞÜN KURU BAKLAGİL

 

Kuru baklagillerin yaz mevsiminde haftada 2 – 3 kere tüketilmesinin olumlu bir alışkanlık olacağından bahseden Akca; “Şeker, kolesterol ve kan basıncı üzerine olumlu etkileri, kabızlığı önlemesi ve tok tutma özelliğinden ötürü lifli (posalı) besinlere önem vermek gerekmektedir. Bu bağlamda kış mevsiminin vazgeçilmez yiyeceklerinden kuru baklagillerin yazın da haftada 2 - 3 kere tüketilmesi önerilmektedir. Kepekli tahılların (esmer ekmek, bulgur, kepekli makarna / pirinç / erişte / un) ve sebze - meyvelerin tüketimine ağırlık verilmelidir.” diye konuştu.

 

 GÜNDE 5 – 9 PORSİYON SEBZE VE MEYVE

 

Dünya Sağlık Örgütü’nün günde 5 – 9 porsiyon sebze ve meyve tüketilmesini önerdiğini belirten Akca; “Yaz aylarında artan sebze ve meyve çeşitlerinden yararlanmak gerekir. Sebze ve meyve tüketimi ile kalp - damar hastalıkları, bazı kanser türleri, inme, diyabet, Alzheimer hastalığı, katarakt ve yaşla ilintili fonksiyonel kayıp riskinin azalması arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Bu etkilerin sebze ve meyvelerin içerdiği diyet posası, folat, potasyum ve Beta - karoten, C vitamini, E vitamini gibi antioksidan etkinlik gösteren biyoaktif fitokimyasal bileşenlerden kaynaklandığı vurgulanmaktadır. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü günde 5 - 9 porsiyon sebze ve meyve tüketilmesini önermektedir.” bilgilerini verdi.

 

 EGZERSİZ ŞART

 

Beslenme alışkanlıklarının yanı sıra spor ve egzersizlerin de aksatılmaması, sağlıklı yaşamak için haftada 4 – 5 gün egzersiz yapılması gerektiğini söyleyen Akca; “Tüm bu ilkelere ilave olarak mutlaka egzersiz yapılmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü en çok tempolu yürümeyi önermektedir. Bunun dışında; jogging, bisiklete binme, yüzme, tenis, dans, aerobik, jimnastik tarzı kalbi çalıştıran sporlar da uygun görülmektedir. Haftanın 4 - 5 günü 40 - 50 dakika kadar egzersiz yapılması yeterli olacaktır. Amaç; metabolizma hızını düşürmemek ve en önemlisi sağlıklı yaşama adım atmaktır.” ifadelerini kullandı.

 

Haber: Uğur Can Avcılar

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.