Ordu pes etmiyor
26. Dönem Tekirdağ Bağımsız Milletvekili Adayı Mustafa Ordu, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Süleyman Kozuva hakkında gazetemizde çıkan ‘Kozuva Somali’ye uçtu’ başlıklı haberin altına ‘Şahin Baysak’ adlı bir kullanıcının ‘Mustafa Ordu’dan yorum bekliyorum’ yazmasının ardından Şahin Baysak hakkında açıklamalarda bulundu. Ordu ayrıca, 2005 yılında Çerkezköy Belediyesi tarafından gerçekleştirilen minibüs hattı satışı ile ilgili Belediye tarafından yeterince bilgilendirilmediğini iddia ederek başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere pek çok bürokrata mail attığını kaydetti

ETİK OLMADIĞINI BELİRTMİŞTİRK
Açıklamalarına, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Süleyman Kozuva ile ilgili geçmişte verdiği beyanlardan bahsederek başlayan Ordu, “Yaklaşık 1 ay önce Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı’nın malvarlığına tedbir amaçlı el konulup, kendisine yurtdışına çıkma yasağı getirilmişti. Bu haldeyken Başkan’ın Oda’nın başında olmamasının etik olmadığını belirtmiştik. Bizim yaptığımız açıklamaların ardından ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı pasaportunu gösteremedi. Şirketine tedbir konulup konulmadığını da belgeleyemedi. Biz o gün açıklamamızı yaptık ve takdiri millete bıraktık.” dedi.
SÜREKLİ KENDİNE FAYDAN OLDU
“Bakıyoruz ki Çerkezköy Ticaret ve Sanayi odası Başkanı’nın yanında, Çerkezköy’e çok eskilerden gelmiş Şahin Baysak diye bir inşaat mühendisi var.” diyen Ordu, “Gördük ki, ÇTSO Başkanı gerekli makamlardan müsaade alarak yurtdışına çıkabilmiş ve işlerini halletmiştir. Sayın Bayksak, ‘Mustafa Ordu şimdi ne diyecek?’ diye yorum yapıyormuş. Mustafa Ordu gerekeni söylemiştir. Yaklaşık 40 seneden beri Çerkezköy’desin. İnşaat mühendisisin. Ancak toplum için dikilmiş tek bir ağacın yok. Topluma faydan olmadı, sürekli kendine faydan oldu. Oda’nın inşaatı yapılırken, ÇTSO sizi yüklenici firmaya karşı kontrol mühendisi olarak tuttu ama o günkü şartlarda müteahhide yaptığın göz yummalarla inşaatın aksamasına sebebiyet verdin. Daha sonra o zamanki görevinden de azledilmişsin.” ifadelerini kullandı.
BAYSAK’A SORULAR
Bu açıklamalarının ardından Şahin Baysak’a sorular yönelten Ordu, “Şimdi ben sana soruyorum. Eğer ki ben iftira atıyorsam, soracağım soruların cevabını sen ver. 1 ay önce gerçekleşen fuarda Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı, Trakya’dan giden ekiple Almanya’ya gidebildi mi? 17 – 25 Aralık’tan sonra ÇTSO Başkanı Bosna’ya gidip oradaki bir sanayiciye plaket vermiş. Benim verdiğim aidatla bunu yapmaya hakkı var mı? Adalet hepimize lazımdır. Adalete inanmayan kendine de inanmamış sayılır. Çevresine de saygısı olmaz. Sayın Baysak, sen sözcülüğünü devam ettir ve bu iki sorumun cevabını ver.” diye konuştu.
BÜROKRATLARA MAIL ATTI
Açıklamalarının devamında, Çerkezköy Belediyesi’nin 2005 yılında yaptığı minibüs hattı satış işlemlerinden bahseden ordu, “2005 yılında o zamanki Çerkezköy Belediye Başkanı 15 tane minibüs hattını satarak elde edilecek gelirle de Atatürk Viyadüğü’nü yapacaklarını söyledi. Yapılan bu açıklamayla Belediye’nin kasasından para çıkmayacağına toplum inanmıştır. Ancak o hat satışlarından gelen paranın Belediye’nin kasasına girmediği, bana verdikleri cevaplardan belli oluyor. Biz de Belediye’nin, o zamanki encümen kararlarını vermeyeceklerini bildiğimiz için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak’a, CHP Tekirdağ Milletvekilleri Faik Öztrak, Candan Yüceer ve Emre Köprülü’ye, Ak Parti Tekirdağ Milletvekilleri Mustafa Yel, Ayşe Doğan ve Metin Akgün’e, Yalova ve Türkiye’de yolsuzluğa karşı yaptığı konuşmalarla öne çıkan CHP’li Milletvekili Muharrem İnce’ye mail attık. Bu konuyla ilgili Belediye’nin bizi bilgilendirmediğini belirttik. Gerçek bilgileri halkımızla paylaşmak için yazılarımızı yazdık. Buradan da sonuç alamazsak Sayın Başbakan ve Sayın Cumhurbaşkanımıza da mail atarak bu soruların cevaplarını almaya çalışacağız.” dedi.
YOLSUZLUK BİTMDEN YOLSUZLUK BİTMEZ
26. Dönem Tekirdağ Bağımsız Milletvekili Adayı Mustafa Ordu, konuyla ilgili hazırladığı mailde şu ifadelere yer verdi: “Ülkemizde yolsuzluklar bitmeden yoksulluğun bitmeyeceğine inandığım için Çerkezköy / TEKİRDAĞ’da yolsuzluklar konusunda imkanlarım ölçüsünde mücadele etmeye devam ediyorum. Yolsuzluklardan rahatsız olan tüm vatandaşları da bildiği, gördüğü, duyduğu yolsuzlar konusunda daha duyarlı olmaya ve yolsuzluklarla ilgili olarak yetkilileri bilgilendirmeye ve uyarmaya çağırıyorum.
HAYRETLE İZLİYORUM
Bu mücadeleyi verirken bilgi edinme kanunu gereği kamu kurumlarından istediğim belgelerin temininde ilgili kurumların direnci ile karşılaşıyorum. En son Çerkezköy/TEKİRDAĞ Belediyesinden istediğim belgeleri vermemek için yasanın nasıl bir zorlama ile yorumlandığını hayretle izliyorum. Yapım gereği kolay pes etmem, geri adım atmam. Hele toplumu ilgilendiren bir haksızlık söz konusu olursa daha çok hırslanır, bilenir, mücadelemi sürdürürüm. Bu bilgilendirmeyi de aynı çerçevede yaptığımı bilmenizi isterim.
SUÇLULARIN HESAP VERMESİNİ ENGELLEMEKTEDİR
Çerkezköy’de yerel iktidarda bulunan CHP’li Belediye yönetimi; Çerkezköy Belediyesi’nin 2005 yılında SS 25 nolu Akarsu Taşımacılar Kooperatifi’ne verdiği 15 araçlık minibüs hattıyla ilgili sorduğum sorulara cevap vermeyerek geçen dönemki AKP Belediye yönetiminin yaptığı yasadışı uygulamada dönen dolapları vatandaşların öğrenmesini ve suçluların hesap vermesini engellemektedir. Halbuki ben 2014 yılında yönetime gelen CHP Belediye yönetiminin yapmadığı veya yapamadığı denetleme görevini yapmak için soruların cevabını almak istiyorum.
SORULAR SORDU
Sorularım çok basit: 1-2005 yılında SS 25 nolu Akarsu kooperatifine verilen bu 15 araçlık hat için belediyenin kasasına ne kadar para girmiştir? 2-Bu 15 araçlık hat verilmesi ile ilgili belediye meclisi ve / veya encümeninde alınan kararlar nelerdir?
25 MİLYON TL CİVARINDA
Aslında bu hatların verilmesinde yasalara aykırı bir uygulama, yolsuzluk tespit ederse ilgili kurumlara suç duyurusunda bulunmak 2014 yılında göreve gelen CHP’li Belediye yönetiminin asli görevidir. CHP’li yönetim bu görevi yapmadığı gibi, istediğim bilgileri vermeyerek olayı zaman aşımına sokmak istediği izlenimi vermekte, aynı zamanda benim de denetleme görevini yapmama engel olmaktadır. Belediye kasasına girmesi gereken bu günkü ortalama kurla yaklaşık 25 milyon lira civarındaki bir paranın hesabının verilmemesi, yok olması çok açık bir şekilde tüyü bitmemiş yetim hakkının yenmesi, kul hakkı değilse nedir? İstediğim bilgi ve belgelerin verilmesini engellemek; suçlulara yardım ve yataklık yapmak değil midir?
SUÇ ORTAKLIĞI MI?
Sorduğum soruların cevabını vermek aynı zamanda şeffaflığın da gereğidir. Seçim dönemi tüm CHP’li Belediye Başkan adaylarının imzaladıkları taahhütnamede şeffaflık sözü verilmedi mi? Bu nasıl şeffaflık? Belediye’nin nereye gittiği açıklanamayan 25 milyon TL civarındaki bir paranın akıbetini araştıran bir kişiye istenen bilgi ve belgeleri vermemesi, gizlemesi şeffaflık mı olur? Yoksa suçlulara yardım ve yataklık mı? Yani; Suç ortaklığı mı? Gelişmeleri CHP’li Çerkezköy Belediye yönetiminin tanıklığı ile gereği yapılmak üzere bilgilerinize sunarım.”
Haber: Uğur Kılıç
Açıklamalarına, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Süleyman Kozuva ile ilgili geçmişte verdiği beyanlardan bahsederek başlayan Ordu, “Yaklaşık 1 ay önce Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı’nın malvarlığına tedbir amaçlı el konulup, kendisine yurtdışına çıkma yasağı getirilmişti. Bu haldeyken Başkan’ın Oda’nın başında olmamasının etik olmadığını belirtmiştik. Bizim yaptığımız açıklamaların ardından ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı pasaportunu gösteremedi. Şirketine tedbir konulup konulmadığını da belgeleyemedi. Biz o gün açıklamamızı yaptık ve takdiri millete bıraktık.” dedi.
SÜREKLİ KENDİNE FAYDAN OLDU
“Bakıyoruz ki Çerkezköy Ticaret ve Sanayi odası Başkanı’nın yanında, Çerkezköy’e çok eskilerden gelmiş Şahin Baysak diye bir inşaat mühendisi var.” diyen Ordu, “Gördük ki, ÇTSO Başkanı gerekli makamlardan müsaade alarak yurtdışına çıkabilmiş ve işlerini halletmiştir. Sayın Bayksak, ‘Mustafa Ordu şimdi ne diyecek?’ diye yorum yapıyormuş. Mustafa Ordu gerekeni söylemiştir. Yaklaşık 40 seneden beri Çerkezköy’desin. İnşaat mühendisisin. Ancak toplum için dikilmiş tek bir ağacın yok. Topluma faydan olmadı, sürekli kendine faydan oldu. Oda’nın inşaatı yapılırken, ÇTSO sizi yüklenici firmaya karşı kontrol mühendisi olarak tuttu ama o günkü şartlarda müteahhide yaptığın göz yummalarla inşaatın aksamasına sebebiyet verdin. Daha sonra o zamanki görevinden de azledilmişsin.” ifadelerini kullandı.
BAYSAK’A SORULAR
Bu açıklamalarının ardından Şahin Baysak’a sorular yönelten Ordu, “Şimdi ben sana soruyorum. Eğer ki ben iftira atıyorsam, soracağım soruların cevabını sen ver. 1 ay önce gerçekleşen fuarda Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı, Trakya’dan giden ekiple Almanya’ya gidebildi mi? 17 – 25 Aralık’tan sonra ÇTSO Başkanı Bosna’ya gidip oradaki bir sanayiciye plaket vermiş. Benim verdiğim aidatla bunu yapmaya hakkı var mı? Adalet hepimize lazımdır. Adalete inanmayan kendine de inanmamış sayılır. Çevresine de saygısı olmaz. Sayın Baysak, sen sözcülüğünü devam ettir ve bu iki sorumun cevabını ver.” diye konuştu.
BÜROKRATLARA MAIL ATTI
Açıklamalarının devamında, Çerkezköy Belediyesi’nin 2005 yılında yaptığı minibüs hattı satış işlemlerinden bahseden ordu, “2005 yılında o zamanki Çerkezköy Belediye Başkanı 15 tane minibüs hattını satarak elde edilecek gelirle de Atatürk Viyadüğü’nü yapacaklarını söyledi. Yapılan bu açıklamayla Belediye’nin kasasından para çıkmayacağına toplum inanmıştır. Ancak o hat satışlarından gelen paranın Belediye’nin kasasına girmediği, bana verdikleri cevaplardan belli oluyor. Biz de Belediye’nin, o zamanki encümen kararlarını vermeyeceklerini bildiğimiz için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak’a, CHP Tekirdağ Milletvekilleri Faik Öztrak, Candan Yüceer ve Emre Köprülü’ye, Ak Parti Tekirdağ Milletvekilleri Mustafa Yel, Ayşe Doğan ve Metin Akgün’e, Yalova ve Türkiye’de yolsuzluğa karşı yaptığı konuşmalarla öne çıkan CHP’li Milletvekili Muharrem İnce’ye mail attık. Bu konuyla ilgili Belediye’nin bizi bilgilendirmediğini belirttik. Gerçek bilgileri halkımızla paylaşmak için yazılarımızı yazdık. Buradan da sonuç alamazsak Sayın Başbakan ve Sayın Cumhurbaşkanımıza da mail atarak bu soruların cevaplarını almaya çalışacağız.” dedi.
YOLSUZLUK BİTMDEN YOLSUZLUK BİTMEZ
26. Dönem Tekirdağ Bağımsız Milletvekili Adayı Mustafa Ordu, konuyla ilgili hazırladığı mailde şu ifadelere yer verdi: “Ülkemizde yolsuzluklar bitmeden yoksulluğun bitmeyeceğine inandığım için Çerkezköy / TEKİRDAĞ’da yolsuzluklar konusunda imkanlarım ölçüsünde mücadele etmeye devam ediyorum. Yolsuzluklardan rahatsız olan tüm vatandaşları da bildiği, gördüğü, duyduğu yolsuzlar konusunda daha duyarlı olmaya ve yolsuzluklarla ilgili olarak yetkilileri bilgilendirmeye ve uyarmaya çağırıyorum.
HAYRETLE İZLİYORUM
Bu mücadeleyi verirken bilgi edinme kanunu gereği kamu kurumlarından istediğim belgelerin temininde ilgili kurumların direnci ile karşılaşıyorum. En son Çerkezköy/TEKİRDAĞ Belediyesinden istediğim belgeleri vermemek için yasanın nasıl bir zorlama ile yorumlandığını hayretle izliyorum. Yapım gereği kolay pes etmem, geri adım atmam. Hele toplumu ilgilendiren bir haksızlık söz konusu olursa daha çok hırslanır, bilenir, mücadelemi sürdürürüm. Bu bilgilendirmeyi de aynı çerçevede yaptığımı bilmenizi isterim.
SUÇLULARIN HESAP VERMESİNİ ENGELLEMEKTEDİR
Çerkezköy’de yerel iktidarda bulunan CHP’li Belediye yönetimi; Çerkezköy Belediyesi’nin 2005 yılında SS 25 nolu Akarsu Taşımacılar Kooperatifi’ne verdiği 15 araçlık minibüs hattıyla ilgili sorduğum sorulara cevap vermeyerek geçen dönemki AKP Belediye yönetiminin yaptığı yasadışı uygulamada dönen dolapları vatandaşların öğrenmesini ve suçluların hesap vermesini engellemektedir. Halbuki ben 2014 yılında yönetime gelen CHP Belediye yönetiminin yapmadığı veya yapamadığı denetleme görevini yapmak için soruların cevabını almak istiyorum.
SORULAR SORDU
Sorularım çok basit: 1-2005 yılında SS 25 nolu Akarsu kooperatifine verilen bu 15 araçlık hat için belediyenin kasasına ne kadar para girmiştir? 2-Bu 15 araçlık hat verilmesi ile ilgili belediye meclisi ve / veya encümeninde alınan kararlar nelerdir?
25 MİLYON TL CİVARINDA
Aslında bu hatların verilmesinde yasalara aykırı bir uygulama, yolsuzluk tespit ederse ilgili kurumlara suç duyurusunda bulunmak 2014 yılında göreve gelen CHP’li Belediye yönetiminin asli görevidir. CHP’li yönetim bu görevi yapmadığı gibi, istediğim bilgileri vermeyerek olayı zaman aşımına sokmak istediği izlenimi vermekte, aynı zamanda benim de denetleme görevini yapmama engel olmaktadır. Belediye kasasına girmesi gereken bu günkü ortalama kurla yaklaşık 25 milyon lira civarındaki bir paranın hesabının verilmemesi, yok olması çok açık bir şekilde tüyü bitmemiş yetim hakkının yenmesi, kul hakkı değilse nedir? İstediğim bilgi ve belgelerin verilmesini engellemek; suçlulara yardım ve yataklık yapmak değil midir?
SUÇ ORTAKLIĞI MI?
Sorduğum soruların cevabını vermek aynı zamanda şeffaflığın da gereğidir. Seçim dönemi tüm CHP’li Belediye Başkan adaylarının imzaladıkları taahhütnamede şeffaflık sözü verilmedi mi? Bu nasıl şeffaflık? Belediye’nin nereye gittiği açıklanamayan 25 milyon TL civarındaki bir paranın akıbetini araştıran bir kişiye istenen bilgi ve belgeleri vermemesi, gizlemesi şeffaflık mı olur? Yoksa suçlulara yardım ve yataklık mı? Yani; Suç ortaklığı mı? Gelişmeleri CHP’li Çerkezköy Belediye yönetiminin tanıklığı ile gereği yapılmak üzere bilgilerinize sunarım.”
Haber: Uğur Kılıç