BADEMCİK VE GENİZ ETİ TEHLİKELİ Mİ?

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Abdurrahman Tokmak, bademcik ve geniz eti büyümelerinin üst solunum yolunu daraltacak boyuta ulaştığında horlama ve apne denilen uykuda nefessiz kalma gibi ciddi sorunlar başlatabildiğini söyledi. Tokmak, bu durumlarda hemen KBB uzmanına gidilmesini önerdi

BADEMCİK VE GENİZ ETİ TEHLİKELİ Mİ?
25 Ocak 2013 Cuma 08:03

Özel Çerkezköy Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Dr. Abdurrahman Tokmak, bademcik ve geniz eti ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Tokmak, bademcik ve geniz eti büyümelerinin horlama ve apne denilen uykuda nefessiz kalma gibi ciddi sorunlara neden olduğunu söyledi.
BADEMCİK VE GENİZ ETİ NEDİR
Dr. Tokmak, bademcik ve geniz etini tanımlayarak başladığı açıklamasında şunları kaydetti: "Bademcik (Tonsil) ve geniz eti (Adenoid) olarak isimlendirilen dokular lenfoid hücrelerden oluşmuştur. Lenfosit yapımında rolü vardır. Yeni doğanda anneden geçen immünglobulinler nedeniyle küçüktürler. 4-5 yaşlarda daha sık olmak üzere enfeksiyonlara bağlı olarak büyürler. İleri yaşlarda küçülme eğilimi gösterirler. Geniz etinin büyük olması burundan solunuma engel oluşturur. Ayrıca kulak ve sinüslerin boşalımını bozarak değişik boyutta problemlere yol açarlar. Bu çocuklarda işitme kayıpları, horlama, ağızdan soluma, gece öksürükleri, burun akıntıları gözlenmektedir. Kronik geniz eti iltihapları veya büyümeleri ortodontik bozukluklar, yüz gelişiminde bozukluklar ve konuşma bozukluğuna yol açabilmektedir."
BÜYÜMELER CİDDİ SORUNLARA YOL AÇIYOR
Bademcik ve geniz etindeki büyümelerin ciddi sorunlara yolaçabildiğini belirten Dr. Tokmak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bademcik ve geniz eti büyümeleri üst solunum yolunu daraltacak boyuta ulaştığında horlama ve apne dediğimiz uykuda nefessiz kalma gibi ciddi sorunlar başlatır. Bu durumlarda bir KBB uzmanı ile görüşülmesinde yarar vardır. Romatizmal ateş olarak bilinen hastalık A grubu beta hemolitik streptokoklara karşı oluşturulan antikorların yol açtığı bir komplikasyondur. Kalp kapakçıklarında bozukluklara yol açabilmektedir."
KESİN AMELİYAT DURUMLARI
Bademcik ve geniz eti ameliyatları KBB kliniklerinde sık uygulandığını belirten Dr. Tokmak,"İlaç tedavisinden fayda görülmediğinde cerrahi olarak bunların çıkartılmasına baş vurulmaktadır. Bu ameliyata karar vermek için kullanılan iki kriter vardır. Kesin ve göreceli olarak ameliyatın gerekliliği belirlenir."dedi. Bazı durumlarda ameliyatın kaçınılmaz olduğunu belirten Dr. Tokmak, bu durumları şöyle sıraladı:
"1- Üst solunum yolunun bademcik ve geniz eti büyüklüğüne bağlı olarak tıkanması
2- Bademcik etrafında abse (Peritonsiller abse)
3- Kötü huylu tümör şüphesi
4- Çene yapısını bozan geniz eti ve bademcik büyümeleri.
5- Göreceli kriterlerin en başında sık tekrar eden bademcik enfeksiyonları gelmektedir. Bademcik ameliyatlarının %40'ı bu nedenle yapılmaktadır.
6- Son bir yılda 7 defa veya son iki yılda yıl başına 5 'şer defa veya son üç yılda yıl başına 3 'er defa yada daha sık ateşli bademcik iltihaplanması geçirilmesi
7- Difteri (Kuş palazı) mikrobu taşıyıcıları
8- Kalp kapak bozukluğu olan kişiler.
9- Bademcik ve geniz eti iltihaplanmasına bağlı olarak sık orta kulak iltihabı geçirilmesi."
Bu gibi durumların kronik bademcik iltihaplanması olarak adlandırıldığını söyleyen Dr. Tokmak, "Çözümünde cerrahi tedavisi önerilir, planlanır" dedi.
BU AMELİYATLAR HANGİ YAŞTA YAPILIR?
Bademcik hastalıkları çocuk yaş grubu sorunu olarak bilinmekle birlikte erişkin içinde aynı kurallar geçerli olduğunu kaydeden Dr Tokmak, şöyle dedi: "Ameliyata engel oluşturacak herhangi bir ciddi sağlık problemi olmayan erişkinlerde de bademcik ameliyat uygulanmaktadır. Alt yaş sınırı zorunlu haller dışında 4-5 yaş olarak belirlenmiştir. Üst yaş sınırını belirlemek mümkün değildir. Genel olarak ileri yaşlarda bu hastalığın görülme oranı düşüktür ve çoğu zaman basit çözümler tercih edilmektedir. Bademcik ameliyatında yaş sınırı 4-5 yaş olarak belirlenmiştir. Geniz eti ameliyatlarında yaş sınırı yoktur."
BADEMCİK AMELİYATI RİSKLİ MİDİR?
Bademcik ameliyatları riski oldukça düşük oranda olduğunu söyleyen Dr. Tokmak, "İstatistiklerde 14.000 ameliyattan birinde anesteziye veya cerrahiye bağlı ciddi komplikasyon bildirilmektedir. Ameliyat sonrası ciddi kanama oranı 5/1000 gibi düşük orandadır. Bademcik ameliyatından sonra vücudun savunma sistemi ile ilgili bir çok bilimsel çalışma yapılmış ancak net bir sonuç elde edilmemiştir. Bademcikleri alınmış insanlarda lenfositlerin bazı tiplerinin sayısında azalma gösterilmiştir. Ancak bunun klinik olarak sorun doğurduğuna rastlanılmamıştır. Bademcik ameliyatından sonra daha kolay farenjit olunduğu yolunda bir inanış vardır. Bademciği alınmış yada alınmamış insanlarda farenjit görülme oranı aynı sıklıktadır. Bademciklerin alınması farenjit olma oranını artırmamaktadır. Bademcik ameliyatı sonrası enfeksiyon akciğerlere gitmez, akciğer enfeksiyon insidansı artmaz" açıklamasında bulundu.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.