Fikri Güzel’den 5 adımda nefes eğitimi

Çevreden duyduğu ve nefes almakla ilgili bilgilerin doğruluğunu sorgulayarak ‘Nefes Koçluğu Eğitimi’ aldığını belirten Fikri Güzel; “Doğru nefesin nasıl alındığını televizyondan, haberlerden, sağdan soldan duyuyoruz. Duyduğumuza göre nefesi yanlış alıyormuşuz. Ben de bunları duydukça kendi kendime sorular soruyordum ‘acaba nefesi nasıl alıyoruz?’ diye. Nefes alma tekniği nasıl olur diye merak ediyordum. Sonrasında İstanbul’dan bir arkadaşla tanıştım ve orada ‘Nefes Koçluğu Eğitimine’ gittim. Burada, nefesi gerçekten yanlış aldığımızı ve oksijenin kıymetini bilmediğimizi öğrendim.” ifadelerini kullandı.

NEFES ALMA TEKNİKLERİNİ SIRALADI

Nefes alma tekniklerini 5 madde halinde sıralayan ve bu tekniklerin düzenli antrenmanlar şeklinde yapılması gerektiğine vurgu yapan Güzel; “İlk olarak şunu belirtmek isterim ki doğru nefes burundan alınıp burundan verilir. İkincisi teknik ise doğru nefesin tam alınması yönünde…  Nefesi tam almak gerekiyor. Tam nefes nasıl olur? Diyafram nefesi. Akciğerin tamamını ve mideyi de doldurarak tam nefes almamız gerekiyor. Üçüncüsü ise doğru nefesi dörtlü zamanda almak gerekiyor. Bunun açılımı da şu şekilde oluyor: ‘Nefesi al, tut, nefesi ver, tut.’ Bu dört evreyi 5’er saniyelik periyotlar halinde tekrarlıyoruz. Bu periyotlar sonra 8, 10, 15 ve 20 saniyelik periyotlar olmak üzere artış gösteriyor ve bu döngüyü antrenman şeklinde devam ettiriyoruz. Nefes alma tekniğinin beşinci maddesi; mevcut olan 10 – 15 çeşit nefes alma tekniğini öğrenerek nefes antrenmanları yapmaktır.” diye konuştu.

FAZLADAN ALDIĞIMIZ NEFES VÜCUDU DOYURUR

Günlük hayatta sadece işimize yarayacak düzeyde nefes aldığımızı, bunun yanlış olduğunu ve fazladan oksijen alarak vücudu doyurmamız gerektiğini anlatan Güzel; “Zaten herkes kendine yetecek kadar nefes alıyor. Koşan bir insan, koşacağı kadar nefes alıyor. Yürüyen bir insan, yürürken yetecek düzeyde nefes alıyor. Ama bu, o an yapmış olduğumuz iş gücünü karşılayacak olan nefestir. Ama o an yapmış olduğumuz işin kapasitesinden daha fazla oksijen alırsak bu da vücuda artı doyurucu nefes olarak giriyor. Bu gibi durumlarda vücuda fazla giren oksijen, vücuttaki karbondioksitin dışarıya atılımını hızlandırıyor.” açıklamalarında bulundu.

OKSİJEN – KARBONDİOKSİT DENGESİNİ 7’YE 1 YAPMALIYIZ

Vücuttaki oksijen – karbondioksit dengesine vurgu yaparak oksijen miktarını sürekli arttırmamız gerektiğini vurgulayan Fikri Güzel; “Nasıl ki iki oksijen ve bir hidrojen atomu suyu oluşturuyorsa; kanımızın içinde de bu şekilde bir oksijen ve karbondioksit uyumu var. Kandaki oksijen miktarı yüzde 8’dir. Bu yüzde 8’in yüzde 1’i karbondioksit olmak zorundadır. Eğer ki yüzde 8’in 8’i de oksijen olursa hücrelerde yanma meydana geliyor. Hücre ölümleri gerçekleşiyor. Bu oksijen miktarının yüzde 8’i karbondioksit olursa da bu sefer karbondioksit zehirlenmesi yaşanıyor. İdeal durum 7’ye 1’dir. Bu şartlar altında oksijen miktarı fazla olduğu için vücutta hiçbir hastalık olmuyor. Bu şekilde vücut tüm hastalıkları dışarıya atabiliyor. Oksijen oranı 6’ya düşüp, karbondioksit 2’ye yükselince yavaş yavaş vücut direnci kırılmaya başlıyor, hastalıklar boy gösteriyor. Karbondioksit arttığı müddetçe vücutta hastalıklar başlıyor. Oksijeni arttırmaya başlarsak da kendimizi toparlamaya başlıyoruz.” dedi.

OKSİJEN DEĞERLERİNİ NEFESİ DOĞRU ALARAK ARTTIRMALIYIZ

Yaşadığımız ortamın sanayi bölgesi olması nedeniyle aldığımız oksijenin değerinin düşük olduğunu belirten güzel, oksijenin değerini arttırmak için düzenli nefes egzersizleri yapmamız gerektiğini belirterek; “Sanayinin, hava kirliliğinin olduğu yerlerde yaşayan insanların, sigara içen insanların vücudundaki oksijen değerleri azalıyor. Mesela Kaz Dağları’nda yaşayan insanlar daha uzun süre yaşıyorlar. Çünkü oradaki oksijen değeri yüksek… Bizim yapmamız gereken, orada yaşanan atmosferi burada yaşamaktır. Bunun için de nefes antrenmanları yapmamız gerekiyor. Nefes antrenmanlarıyla vücuda giren oksijen miktarını arttırmamız gerekiyor.” açıklamalarında bulundu.

BEYNİN ÇALIŞMA HIZI ARTIYOR

Doğru ve düzenli nefes alındığı takdirde beynimizin fonksiyonlarının, dolayısıyla düşünce hızımızın da artacağını söyleyen Güzel; “Beynin çalışma fonksiyonları da oksijene bağlıdır. Oksijen beyne girdiği sürece beynin fonksiyonları artıyor. Şu an insanoğlunun beyninin yüzde 3 – 5’i çalışıyorsa, bunu arttırmanın yolu vücuda giren oksijeni arttırmaktır. Beyne giren oksijen miktarı arttıkça beynin düşünce hızı ve fonksiyonları 3’e, 5’e, 10’a katlanıyor. Vücuda ne kadar çok oksijen girerse beyin o kadar verimli çalışıyor.” İfadelerini kullandı.

NEFES TEKNİKLERİ ÇALIŞMALIYIZ

Aldığı eğitimden sonra daha verimli yaşadığını belirten Güzel, herkesi nefes nefes antrenmanı yapmaya davet ederek; “Ben bu eğitimi aldıktan sonra aldığımız oksijenin kıymetini bilmediğimizi anladım. Oksijeni verimli kullanmak için nefes antrenmanları yapmamız gerekiyor. Nefes koçları eşliğinde antrenman şeklinde nefes teknikleri çalışmalıyız.” diye konuştu.

Haber: Uğur Kılıç