Çiftçiler ne yapacaklarını şaşırdı?
Ayçiçeği hasadı bölgemizde tüm hızı ile devam ederken, ayçiçeği üreticileri ürettikleri ürünün para etmediğinden ve girdi maliyetlerini karşılamadığından yakınıyorlar. Bu yıl ayçiçeği ve buğdayda verimin iyi olduğunu belirten çiftçiler, “Verim iyi ama ne buğday, ne de ayçiçeği para ediyor. Ne yapacağımızı şaşırdık” açıklamasında bulundular
Ayçiçek hasadının tüm hızı ile devam ettiğini belirten çiftçiler, bu yıl dekarda ortalama 200 ile 220 kg. arasında ürün aldıklarını belirterek, “Verim bu yıl geçen yıllara göre daha iyi ama açıklanacak olan fiyattan endişe ediyoruz. Piyasada 1.1 TL gibi rakamların dolanması hepimizi ürkütüyor” değerlendirmesini yaptılar.
ÇİFTÇİ KARAMSAR
Haziran ayında gerçekleştirdikleri buğday hasadının da veriminin iyi olduğunu fakat ürünlerinin para etmediğini belirten çiftçiler, “Ofis’te bu yıl buğday almayınca tamamen tüccarın insafına bırakıldık. Hasat başında 780 kuruş kadar eden buğday bugünlerde 630 kuruşa kadar düştü. Bu şartlarda çiftçiliğe nasıl devam ederiz bilmiyoruz” açıklamasında bulundular.
Ayçiçek hasadı ile ilgili görüşlerini paylaşan Yanıkağıllı çiftçilerden Ahmet Avcı, bu hasat döneminde ayçiçeği veriminin iyi olduğunu belirterek, “Ben 73 dekarlık bir alan ektim. 3 parçadan dekarda 265 kg. ürün alırken, bazı yerlerden 250, bazılarından ise 180-190 kg. arasında ürün aldım” dedi.
GÖZLER TRAKYA BİRLİK’TE
Tüccarın ayçiçeğini 1.1 TL’den aldığını fakat bunun ayçiçeği üreticisini tatmin etmediğini ifade eden Ahmet Avcı, “Şimdi Trakya Birlik’in açıklayacağı fiyatı bekliyoruz. Umarım Trakya Birlik en az 1.5 TL ve üzeri fiyat açıklar da emeklerimizin karşılığını alabiliriz. Eğer ayçiçeğine 1.5 TL’nin altında fiyat verilirse tümden zarar ederiz” dedikten sonra hasat zamanı 780 kuruşa kadar çıkan buğdayın kilosunun 630 kuruşlara kadar düştüğünü belirtirken, ürününü bekletip de satmayan çiftçilerin zarar ettiğini kaydetti.
KARLIKÖY’DE VERİM DAHA DÜŞÜK
Karlıköy çiftçilerinden Yener Atabey ise bu yılki hasat döneminde dekardan 180 ile 200 kg. civarında bir ürün aldığını belirterek, “Bizim topraklarımız kumsal. Kepir topraklarda ürün verimi daha yüksek. Bizim köyün geneli ortalama 180 ile 200 kg. arasında ürün kaldırıyor” diye konuştu.
EN AZ 1.8 TL OLMALI
Serbest piyasada oluşan ayçiçeği fiyatının 1.1 TL civarında olduğunu ve bunun çok düşük kaldığını belirten Yener Atabey, “Ayçiçeğinin en az 1.8 TL olması gerekiyor ki çiftçi para kazansın. Çünkü ayçiçeği daha masraflı ve maliyetli bir ürün. Bundan 2 yıl önce 1.6 TL civarında olan ayçiçeği 2 yıl aradan sonra 1.1 TL civarında. Ama girdi maliyetlerimiz ise her geçen yıl katlanarak artıyor. Çiftçi artık masrafını kurtarmıyor ve her yıl hayatını devam ettirmek için tarla, inek, dana elde ne varsa satarak günü kurtarıyor” açıklamasını yaptı.
MAZOT İSKONTOLU VERİLSİN
Çiftçilere verilen gübre ve mazot desteği yerine balıkçılara ve gemicilere olduğu gibi mazotun iskontolu verilmesini ve fiyatının sabitlenmesini isteyen Yener Atabey, “Çiftçilere mutlaka iskontolu mazot verilmeli. Girdi maliyetleri aşağı çekilerek, çiftçinin ürettiği ürün değerinde satılmalı” diye konuştu.
FİYAT RAHATSIZLIĞI
Bir başka çiftçi Sadettin İşçan ise kendisinin de Karlıköy’de çiftçilik yaptığını ve bu yılki ayçiçeği veriminin ortalamasının 200 kg.’a yakın olduğunu belirterek, serbest piyasada oluşan ayçiçeği fiyatından rahatsızlığını dile getirdi. Piyasada ayçiçeğinin kilosunun 1.1 TL civarında olduğunu kaydeden Sadettin İşçan, “Ayçiçeğinin en az 1.7-1.8 TL falan olması gerekir ki çiftçinin alın terinin karşılığını karşılasın. Ama oluşan fiyat maalesef iç karartıcı. Aynı şekilde buğdayda oluşan fiyatta öyle. 2003-2004 yılında 450 kuruşa buğday satarken, 2014 yılında buğdayı 650 kuruşa satamıyoruz. 10 yılda girdi maliyetleri hiç artmadıysa %1000 arttı ama buğdayın fiyatı %100 artmadı. Bu şartlarda nasıl çiftçiliğe devam edelim?” sorusunu yönetti.
ODALARI VE STK’LARI ELEŞTİRDİ
Çiftçinin ürününün para etmemesinin altında Ziraat Odaları ve sivil toplum örgütlerinin basiretsiz ve duyarsız davranışlarının yattığını ifade eden Sadettin İşçan, “Ziraat Odaları ve diğer çiftçi kuruluşları ne yaparlar, çiftçinin hangi sorununu Türkiye gündemine taşırlar çok merak ediyorum? Çiftçiden sadece aidat almak, makam araçları ile gezmek ve odalardan aylık almak mıdır görevleri? Çiftçiler olarak biz bu aidatları neden ödüyoruz, bizim haklarımızı savunsunlar diye ama hani savunan nerede?” dedi.
YENİ KUŞAKTAN 7 KİŞİ VAR
Karlıköy’de çiftçiliğin yeni nesil tarafından yapılmadığını da belirten Sadettin İşçan, “Eskiden bizim köyümüzün tamamı hayatını topraktan ve çiftçilikten kazanırdı ama şimdi yeni nesilden çiftçilik yapan genç sayısı koca köyde toplam 7 kişi. Bir 10 sene sonra böyle politikalar devam ederse yeni kuşaktan çiftçilik ile uğraşacak kalmayacak” diyerek sözlerini tamamladı.
ÇİFTÇİ KARAMSAR
Haziran ayında gerçekleştirdikleri buğday hasadının da veriminin iyi olduğunu fakat ürünlerinin para etmediğini belirten çiftçiler, “Ofis’te bu yıl buğday almayınca tamamen tüccarın insafına bırakıldık. Hasat başında 780 kuruş kadar eden buğday bugünlerde 630 kuruşa kadar düştü. Bu şartlarda çiftçiliğe nasıl devam ederiz bilmiyoruz” açıklamasında bulundular.
Ayçiçek hasadı ile ilgili görüşlerini paylaşan Yanıkağıllı çiftçilerden Ahmet Avcı, bu hasat döneminde ayçiçeği veriminin iyi olduğunu belirterek, “Ben 73 dekarlık bir alan ektim. 3 parçadan dekarda 265 kg. ürün alırken, bazı yerlerden 250, bazılarından ise 180-190 kg. arasında ürün aldım” dedi.
GÖZLER TRAKYA BİRLİK’TE
Tüccarın ayçiçeğini 1.1 TL’den aldığını fakat bunun ayçiçeği üreticisini tatmin etmediğini ifade eden Ahmet Avcı, “Şimdi Trakya Birlik’in açıklayacağı fiyatı bekliyoruz. Umarım Trakya Birlik en az 1.5 TL ve üzeri fiyat açıklar da emeklerimizin karşılığını alabiliriz. Eğer ayçiçeğine 1.5 TL’nin altında fiyat verilirse tümden zarar ederiz” dedikten sonra hasat zamanı 780 kuruşa kadar çıkan buğdayın kilosunun 630 kuruşlara kadar düştüğünü belirtirken, ürününü bekletip de satmayan çiftçilerin zarar ettiğini kaydetti.
KARLIKÖY’DE VERİM DAHA DÜŞÜK
Karlıköy çiftçilerinden Yener Atabey ise bu yılki hasat döneminde dekardan 180 ile 200 kg. civarında bir ürün aldığını belirterek, “Bizim topraklarımız kumsal. Kepir topraklarda ürün verimi daha yüksek. Bizim köyün geneli ortalama 180 ile 200 kg. arasında ürün kaldırıyor” diye konuştu.
EN AZ 1.8 TL OLMALI
Serbest piyasada oluşan ayçiçeği fiyatının 1.1 TL civarında olduğunu ve bunun çok düşük kaldığını belirten Yener Atabey, “Ayçiçeğinin en az 1.8 TL olması gerekiyor ki çiftçi para kazansın. Çünkü ayçiçeği daha masraflı ve maliyetli bir ürün. Bundan 2 yıl önce 1.6 TL civarında olan ayçiçeği 2 yıl aradan sonra 1.1 TL civarında. Ama girdi maliyetlerimiz ise her geçen yıl katlanarak artıyor. Çiftçi artık masrafını kurtarmıyor ve her yıl hayatını devam ettirmek için tarla, inek, dana elde ne varsa satarak günü kurtarıyor” açıklamasını yaptı.
MAZOT İSKONTOLU VERİLSİN
Çiftçilere verilen gübre ve mazot desteği yerine balıkçılara ve gemicilere olduğu gibi mazotun iskontolu verilmesini ve fiyatının sabitlenmesini isteyen Yener Atabey, “Çiftçilere mutlaka iskontolu mazot verilmeli. Girdi maliyetleri aşağı çekilerek, çiftçinin ürettiği ürün değerinde satılmalı” diye konuştu.
FİYAT RAHATSIZLIĞI
Bir başka çiftçi Sadettin İşçan ise kendisinin de Karlıköy’de çiftçilik yaptığını ve bu yılki ayçiçeği veriminin ortalamasının 200 kg.’a yakın olduğunu belirterek, serbest piyasada oluşan ayçiçeği fiyatından rahatsızlığını dile getirdi. Piyasada ayçiçeğinin kilosunun 1.1 TL civarında olduğunu kaydeden Sadettin İşçan, “Ayçiçeğinin en az 1.7-1.8 TL falan olması gerekir ki çiftçinin alın terinin karşılığını karşılasın. Ama oluşan fiyat maalesef iç karartıcı. Aynı şekilde buğdayda oluşan fiyatta öyle. 2003-2004 yılında 450 kuruşa buğday satarken, 2014 yılında buğdayı 650 kuruşa satamıyoruz. 10 yılda girdi maliyetleri hiç artmadıysa %1000 arttı ama buğdayın fiyatı %100 artmadı. Bu şartlarda nasıl çiftçiliğe devam edelim?” sorusunu yönetti.
ODALARI VE STK’LARI ELEŞTİRDİ
Çiftçinin ürününün para etmemesinin altında Ziraat Odaları ve sivil toplum örgütlerinin basiretsiz ve duyarsız davranışlarının yattığını ifade eden Sadettin İşçan, “Ziraat Odaları ve diğer çiftçi kuruluşları ne yaparlar, çiftçinin hangi sorununu Türkiye gündemine taşırlar çok merak ediyorum? Çiftçiden sadece aidat almak, makam araçları ile gezmek ve odalardan aylık almak mıdır görevleri? Çiftçiler olarak biz bu aidatları neden ödüyoruz, bizim haklarımızı savunsunlar diye ama hani savunan nerede?” dedi.
YENİ KUŞAKTAN 7 KİŞİ VAR
Karlıköy’de çiftçiliğin yeni nesil tarafından yapılmadığını da belirten Sadettin İşçan, “Eskiden bizim köyümüzün tamamı hayatını topraktan ve çiftçilikten kazanırdı ama şimdi yeni nesilden çiftçilik yapan genç sayısı koca köyde toplam 7 kişi. Bir 10 sene sonra böyle politikalar devam ederse yeni kuşaktan çiftçilik ile uğraşacak kalmayacak” diyerek sözlerini tamamladı.
