HANGİSİ DOĞRU?

SBS 6. ve 7. sınıflarda kademeli olarak kaldırıldı. Bu yıl 6. sınıfta sınava giren öğrencilerin eğitimleri SBS’ye göre planlandı. Sınav sadece 8. sınıfta yapılacak ve 8. sınıf konularından sorumlu olunacak. 2007-2008 öğretim yılında İlköğretim 8. sınıflara uygulanan liselere giriş sınavı OKS dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik tarafından kaldırılmış yerine üç aşamalı seviye belirleme sınavı SBS getirilmişti. Gerekçe olarak da SBS’nin fırsat eşitliği sağlayacağı ve dershanelere bağımlılığı azaltacağı söylenmişti. Şimdi de yeni Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu öğrencilerin sınav odaklı sistemden kurtarılması, stres ve kaygıdan uzaklaştırılmaları amacıyla sistemin değiştirildiğini açıkladı. Çubukçu, “Üç sınavlı SBS’nin okul dışı kaynaklara yönelimi artırdığına, okulun eğitim sistemindeki merkeziliğini kaybetmesine yol açtığına ve çocukların sosyo-psikolojik gelişimlerini olumsuz etkilediğine yönelik kamuoyunda uzlaşı var. Yapılan araştırmalar doğrultusunda SBS’nin olumlu ve olumsuz etkileri tespit edildi” diyor ve ekliyor: Bu OKS’ye dönüş olarak algılanmamalı. Öğrenciler sınav odaklı sistemden, aşırı stres ve kaygıdan uzaklaşacak ve velilerin sırtındaki ekonomik yük kaldırılacak. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda çocuklarımız bayram hediyesi olarak SBS’nin kaldırılmasını istemişlerdi. Yeni düzenlemenin eğitim sistemimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Bugüne kadar SBS’ye girenlerin hak kaybı olmayacak. Gelecek eğitim-öğretim yılından itibaren yeni sisteme göre bazı derslerin saatleri azaltılacak. Getirdiğimiz sistemin dershanelere yönelimi minimuma indireceğini düşünüyorum. Liselerin tamamının Anadolu liselerine dönüştürülmesinden sonra ortaöğretime sınavla geçiş olmayacak, okul başarı sistemiyle geçiş olacak.” Bir kere dershanelere bağımlılık öyle kolayca çözümlenecek bir konu değil. Bütün liselerin Anadolu Lisesine dönüştürülmesi bir ütopya ve doğruluğu tartışılır. Yeni uygulamada dershanelere yönelimin azalacağının bir garantisi var mı? Olsa olsa 4.-5.-6. sınıf öğrencileri biraz geri dururlar. Diğerlerinin eli mecbur, gidecekler. Kaldı ki dershaneler bunca yıldır sistem değişikliklerine nasıl ayak uydurduysalar yine öğrenci çekmeyi başaracaklardır. Anadolu Liseleri giriş sınavı 5. sınıftan 8. sınıfa alınıp LGS geldiğinde nasıl uyarlandıysalar yine kısa zamanda bir çözüm bulacaklardır. Eğitim sisteminin bu haliyle dershanelerin veya dershanelere yönelimin azalacağını söylemek ne kadar gerçekçi olabilir ki? Bunun da bir kandırmaca olduğunu söylemek çok mu yersiz olur? Üç yıl arayla aynı hükümetin 2 ayrı bakanından birbirine zıt iki yaklaşımı nasıl açıklamalı acaba? Eğer SBS fırsat eşitliği sağlayacaktıysa şimdi bundan vaz mı geçildi? Dershanelere bağımlılığı azaltmak yerine arttırdığı görüldü de o nedenle mi cayıldı? SBS’nin olumlu ve olumsuz etkileri ne zaman ne şekilde, hangi bilim çevreleri tarafından ölçüldü, sonuçları nerede ne zaman açıklandı? Yapılan bilimsel bir araştırma sonucu yayınlandı mı? SBS getirildiğinde dershanelere yönelimi azaltmak değil tam tersine daha erken yaşlara indireceğini ve bunun fırsat eşitliğine ek bir darbe olacağını söylemiştik. Şimdi Bakan Çubukçu’nun gerekçeleri bu görüşümüzü doğruladığı gibi açıkça SBS’nin bir yanılgı olduğunu gösteriyor. Kimi çevreler tarafından bu uygulamanın bir seçim yatırımı olduğu söyleniyor. Eğer öyleyse bu nasıl bir seçim yatırımı? Düpedüz şöyle demek olmuyor mu? “Ey millet! Benden önceki bakanımız yanlış yaptı, sizi aptal yerine koydu, dershanelere tonlarca para akıtmanıza ve çocuklarınızın psikolojisinin bozulmasına yol açtı. Şimdi ben bunu düzeltiyorum, bize oy verin!” Dönemin Milli Eğitim Bakanı Çelik ise bu konuda yorum yapmak istemediğini söylemiş. Yorum yapmak zorunda çünkü kandırıldıklarını düşünenler yanıt bekliyorlar. Ya getirdiği uygulamayı savunacak ya da yanıldığını kabul edecek. Hangisi doğru?