Hem Kapaklı'nın hem Çerkezköy'ün adayıyım

Geçtiğimiz Cuma günü, CHP Çerkezköy İlçe Binası'nda gerçekleştirilen toplantıda ilk olarak İlçe Başkanı Birol Öztürk bir konuşma gerçekleştirdi. Birol Öztürk "Değerli misafirler hepiniz bu güzel geceye hoş geldiniz. Bu akşam Milletvekili aday adayı Arzu hanımı misafir ediyoruz. Ama onun yanında Tekirdağ'da 12-0 olmasının en büyük parçalarından bir tanesi olan İrfan Mandalı aramızda. Ona da hoş geldiniz diyorum. Bütün aday adayları sahamızda çalışıyor. Bu partimize hareket getiriyor. Bunu 7 Haziranda iktidarın ayak sesleri olarak görüyorum" ifadelerini kullandı.

KIZI İÇİN OY İSTEDİ

İlçe Başkanı Birol Öztürk'ün ardından konuşan, Kapaklı Belediye Başkanı İrfan Mandalı "Biz Çerkezköy'e yabancı değiliz. Biz her ne kadar 11 aylık bir İlçe de olsak Çerkezköy bizim her zaman göz bebeğimizdir. Ben Çerkezköy'e CHP'ye desteğe geldiğimde sizin CHP'yi nasıl sevdiğinizi gördüm. Değerli Vahap kardeşimin işi zor. 11 Belediye içerisinde en borçlu Belediyeyi aldığını biliyorum. Hepiniz sabretmelisiniz. Borçları yapılandırdı. Bunları ödemek zorunda ve yapacak da. Buradan 6 tane aday adayı çıkaran Çerkezköy'ü tebrik ediyorum. Ben de Kapaklıdan çıkarmak isterdim ama maalesef Kapaklıdan o kadar çıkaramadık. Ama şu yönden şanslı biri var. Babasından da aldığı siyasi cesaret sonucu kızım Arzu, şu anda aday adayı. Ona hem baba hem belediye başkanı olarak oy istiyorum. En az 3 en fazla 5 kişiye oy vereceksiniz. Ben bunun 1 tanesini istemek zorundayım Arzu Mandalı Sucu'ya. Ben bunu Çerkezköy'lü dostlarımdan istiyorum" ifadelerini kullandı.

BAZI SÖYLEM VE BASKILARLA İNSANLAR SUSTURULUYOR

Kapaklı Belediye Başkanı İrfan Mandalı'nın konuşmasının ardından, CHP Tekirdağ Milletvekili Adaya Adayı Arzu Mandalı Sucu konuşmasına başladı. Türkiye'nin ciddi bir karanlığa sürüklendiğini belirterek sözlerine başlayan Arzu Mandalı Sucu "Çocukluğumu caddelerinde büyüttüğüm Çerkezköyün aydınlık yüzleri, bu akşam beni burada yalnız bırakmadığınız beni şereflendirdiğiniz ve bu onuru yaşamama müsaade ettiğiniz için sonsuz şükranlarımı sunuyorum hepiniz hoş geldiniz. Ülkemiz ciddi bir karanlığa doğru sürükleniyor. Aslında bu uzun zamandır böyle ama bazı söylem ve baskılarla insanlarımız susturuluyorlar" dedi.

ELİMİ TAŞIN ALTINA KOYMAK ZORUNDAYIM

Konuşmasının devamında, yönetenlere bir şey söylemek için taşın altına el koymak gerektiğini belirten Arzu Mandalı Sucu "2009 yılında ailemin içinde kaldığı bir durumdan dolayı Silivri ile tanıştım. O süreci pek çoğumuz alenen yaşadık. Yaşadığımız durum siyasi bir vaka olduğu için bu süreç yerel basında hepinizin önünde cereyan etti. Bir gün Belediye Başkanı olan bir kişi ertesi gün Silivri cezaevinde müthiş korunaklı bir şekilde tutukluydu. Ailenin en büyük çocuğu bendim ve bu sorumluluk üzerime yıkılmıştı. Çünkü hükümetin sürdürdüğü korku politikası insanları telefon etmekten bile uzak tutar hale getiriyordu. Sürekli çalan telefonlarımız o günden sonra sessizliğe büründü. Bu aşamada adaletin sadece kitaplarda yazdığı gibi olmadığını çok güzel öğrendik. Bu yaşadığımız süreçte ciddi deneyimler kazandım. Bundan sonra bir şey fark ettim. Eğer siz birilerini sadece eleştirmekle kalıyorsanız bunlara mahkumsuz. O gün kara verdim ki bu taşın altına bir genç olarak, bir kadın olarak, bir evlat olarak, bir anne olarak elimi koymak zorundaydım. Eğer koymuyorsam beni yönetenlere bir şey söyleme hakkına sahip değildim" dedi.

ÇOK KIYMETLİ İNSANLARLA SİYASET YAPMA FIRSATI BULDUM

Arzu Mandalı Sucu, konuşmasının devamında bir anısından bahsederken "2009 yılında bu süreç yaşanırken o dönemdeki DSP Genel Merkez'e  gidip Genel Başkanla kavga etmek için kapıdan içeri girdim. Ve planladığım şekilde Genel Başkanın karşısına çıktım. Ve dedim ki ey Genel Başkan biz bu süreci yaşarken siz neredeydiniz? Beni sakinleştirdi. Arkasından dedi ki bu sadece sizin yaşadığınız bir sıkıntı değil. Sen yaşadığın için biliyorsun. Eğer ailenin davasını savunduğun gibi memleketinin de davasını savunacaksan sana partimizde yer var dedi. Benim çocukluğum aslında parti toplantılarında çekiliş çikolataları satarak geçmişti. İlçe Teşkilatlarında gençlik ve kadın kollarında irili ufaklı çeşitli görevler almıştım. Fakat karşımda eski Adalet Bakanı bir partinin Genel Başkanı duruyordu ve ben bunu büyük bir gururla kabul ettim. Gerçekten çok kıymetli insanlarla siyaset yapma fırsatı buldum. Eski Adalet Bakanımız Hikmet Sami Türk bunlardan bir tanesiydi" dedi.

TEKİRDAĞI KARIŞ KARIŞ GEZDİM

2011 Genel Seçimlerinde Milletvekili Aday Adayı olduğunu ve Tekirdağ'ı karış karış gezdiğini belirten Arzu Mandalı Sucu "İlk olağan kurultayda parti meclis üyesi olarak seçildim ve görevime başladım. Ülkenin dertlerinin tartışıldığı o altmış kişiden biri de bendim. Ve ikinci kurultayda da tekrar seçildim. Sonra bana bir teklifle geldiler. Dediler ki 2011 genel seçimlerinde Milletvekili Aday Adayı olmak ister misin? Ve ben hiç kimseye danışmadan başvurumu yaptım. Babam bile başvurudan sonra öğrendi. Ben safımı o gün belirledim. Ben sıkıntıya karşı çekilen zulme karşı olacaktım. O günlerde Tekirdağ'ın her yerini karış karış gezdim. Gördüm ki henüz yüreğine dokunulmamış sadece memleket kaygısıyla yaşayan bir sürü vatandaşımız var. O kadar güzel karşıladılar ki beni ben bunu orada bitiremezdim. Devam etmem gerektiğine o gün orda karar verdim. O günden sonra daha fazla kişiye nasıl ulaşırımın peşine düştüm" şeklinde konuştu.

YETERİ KADAR CESUR DEĞİLİZ

Biat kültürü ile yetişmediklerini sözlerine ekleyen Arzu Mandalı Sucu "Namık Kemal Üniversitesi ile olan görüşmelerim oldu ve şimdi orada derslere giriyorum. 19-20 yaşlarındaki çocukların memleketle ilgili fikirleri olup olmadığına ya da onları bu işle ilgili nasıl kaygılandırabilirimin derdine düştüm. Benim ülkemde çocuklarımız hala düşünebiliyorlar ve hala sorgulayabiliyorlar. Biz biat kültürüyle yetişmedik. Biz hala algılayabiliyoruz ve düşünebiliyoruz. Sadece yeteri kadar cesur değiliz. Aslında bu cesaret damarlarımızdaki asil kanda taşıyoruz" dedi.

UYANIK OLMAK ZORUNDAYIZ

Sosyal demokratlar için dünyada iki çeşit insan olduğunu belirten Arzu Mandalı Sucu "Benim bugün karşınıza çıkmam bir heves değil. Bir günde bir ayda ya da bir yılda verilmiş bir karar değil. Benim ailemde sürekli memleket meselesi tartışıldı. Ben siyasetle yoğruldum siyasetle büyüdüm. Ben bu kaygıları yüreğimde taşıyorum. Ve bunların arkasından gitmekte zerre kadar korku duymuyorum. Çünkü ben de bir anneyim. Benim de bir evladım var. Ve yarın kalkıp 'bütün bunlar yaşanırken, ülke sırtlanıp götürülürken, bir toprak parçasına dahi sahip çıkılamazken siz neredeydiniz' dediğinde ben bunun hesabını veremem. Hiçbirimiz bunun hesabını veremeyiz. O yüzden CHP'liler uyanık olmak zorundayız. Sosyal demokratlar için dünyada iki çeşit insan var. Ne dili ne dini ne ırkı ne cinsiyeti hiçbiri önemli değil. Bizim için iki çeşit insan var. İyiler ve kötüler. Rahmetli İsmet İnönü'nün dediği gibi 'iyiler de en az kötüler kadar cesur olmadıkça hiçbir iş başaramayız' dedi.

HEM KAPAKLI'NIN HEM ÇERKEZKÖY'ÜN ADAYIYIM

Bir genç kadın olarak üzerine düşen vazifeyi yapmaya hazır olduğunu söyleyen Arzu Mandalı Sucu "Karşınıza çok rahat çıktım. Çünkü benim çocukluğumu her şeyimi bilen bir İlçedeyim. Burası benim kendi evim. Ben burada misafir değilim. Ne kadar Kapaklı yeni İlçe olduysa da  ben hem Kapaklı'nın hem Çerkezköy'ün adayıyım. Bir deyim vardır. Eğer safları gençler sıkılaştırmıyorsa o ideoloji yürümez. O yüzden bir düşünceyi genç ve kadınlar sahiplenmiyorsa onun ömrü yoktur. Bu Cumhuriyet bu kadınlarla bu gençlerle kazanıldı. Ve yine onlar sahip çıkacak.  Bir genç bir kadın olarak üzerime düşen vazifeyi yapmaya hazırım. Sadece emirler için komuta için yetki  için hazırda beklemekteyim" şeklinde konuştu.

PARTİLİLERDEN OY İSTEDİ

Herkese ulaşabilmek için 8 Mart'ta yapılacak olan ön seçimde bir oy istediğini belirten Arzu Mandalı Sucu "CHP'de çok güzel bir demokrasi şöleni yaşanacak 8 Mart’ta. Bu şölende en az 3 en fazla 5 kişiye oy kullanılacak. Sizlerden ricam içimde hissettiğim bu enerjiyi hayata geçirebilmem için sadece CHP'lilere değil tüm herkese ulaşabilmek için,  o, bu demeden, benlik duygularımızı gömerek herkese ulaşabilmek için bir tane oyunuzu istiyorum. Ve ben bunu sizden bir evladınız, kardeşiniz, arkadaşınız olarak istemeye geldim. En önemlisi buranın çocuğu olarak ben bunu sizden istiyorum. Ve hiçbir şüphem yok" dedi.