Yüceer, uyuşturucuyla mücadele için önerge verdi
CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, uyuşturucu maddelerin kullanımının yaygınlaştığını ve buna bağlı ölümlerin arttığını bildirdi. Yüceer, uyuşturucu madde bağımlılığında yaşanan artış ve uyuşturucunun toplumda yarattığı tahribata ilişkin önlemlerin belirlenmesi için Meclis Araştırması açılmasını istedi
ÖLÜMLER ARTIYOR
Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Türkiye’de ilkokullara kadar inen ve toplumu tehdit eden uyuşturucu madde kullanımını Meclis gündemine taşıdı. TBMM Başkanlığına konuyla ilgili Meclis Araştırma Önergesi veren Yüceer, ülkemizde uyuşturucu kullanımında sürekli bir artış meydana gelirken, ölümlerin arttığı uyarısı yaptı.
YALNIZCA KULLANICILARI ETKİLEMİYOR TOPLUMSAL YAPIYI TAHRİP EDİYOR
CHP’li Yüceer uyuşturucu kullanımının kullanıcı bireyleri etkilemekle kalmadığını, ölümlere neden olan bir sorun olmanın ötesine taştığını ve artık toplumsal yapıyı tahrip eder hale geldiğini kaydetti. Yıkıcı bir sorun olan uyuşturucu ile mücadelenin yetersiz kaldığı ve bonzai başta olmak üzere sentetik uyuşturucuların yaygınlığının arttığına vurgu yapan Yüceer, “Madde kullanımı ve bağımlılığı ile mücadelede başarı, arzın azaltılması yanında talebin azaltılmasını, tedavi ve iyileştirme imkânlarının genişletilmesini de kapsayan üç boyutlu bir çalışmayla mümkündür.” dedi
TÜRKİYE BONZAİ KAYNAKLI ÖLÜMLERDE AVRUPA’DA BİRİNCİ SIRADA
Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesinde; bonzai gibi sentetik uyuşturucuların ucuz ve kolay ulaşılabilir olmaları nedeniyle daha yüksek oranda talebe sahip olduğunu ve kullanım oranının tehlikeli biçimde arttığına işaret eden Yüceer, “BM Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Dairesinin 2017 yılında yayımladığı raporda yer alan verilere göre Türkiye, sentetik uyuşturucu kullanımı sonucunda yaşanan ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer almaktadır.” ifadelerini kullandı.
YALNIZCA POLİSİYE TEDBİRLERİN YETERLİ OLMAYACAĞI AÇIKTIR
Uyuşturucu ile mücadele konusunda strateji belgeleri hazırlandığını, eylem planları oluşturulduğunu ancak başarı kaydedilemediğini belirten Yüceer, “Bu sorunun ortadan kaldırılmasında veya etkilerinin azaltılmasında yalnızca polisiye tedbirlerin yeterli olmayacağı açıktır. Sürdürülebilir, sonuç alıcı bir mücadele ve başarı ancak emniyet güçleri, aileler, üniversiteler, yerel yönetimler, medya ve sivil toplum örgütlerinin işbirliğiyle gerçekleşebilir” dedi.
SORUNUN BÜYÜKLÜĞÜ KAMUOYUNDAN GİZLENİYOR
Türkiye Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından 2006-2015 yılları arasında raporlar yayımlandığını ve bunların kamuoyuyla paylaşıldığını ifade eden Yüceer, “Toplumu bilgilendirmek açısında büyük önem taşıyan TUBİM’in bu raporları kamuoyu ile paylaşmaya son vermesi uyuşturucu sorununun büyüdüğü ve kamuoyundan gizlendiği kuşkularına yol açmaktadır.” diye konuştu.
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELEDE BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM YOK
Uyuşturucu ile mücadelenin yetersizliğine dikkat çeken Yüceer, bunda en önemli faktörün uyuşturucu ile mücadelenin tüm boyutlarıyla, eşgüdümlü şekilde yürütülmesine uygun bir kurumsal yapılanmaya gidilmemesi olduğunu belirtti. “Polisiye tedbirlerle uyuşturucu maddelerin arzına yönelik çalışmalarda başarılı olunmasına rağmen uyuşturucu maddelerin talebine yönelik çalışmaların yetersiz kalınması, tedavi ve rehabilitasyon çalışmalarında tatmin edici bir ilerleme sağlanmaması en önemli etmendir” dedi.
YÜCEER’İN MECLİS ARAŞTIRMA ÖNERGESİ
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Bağımlılık yapan maddelerin sayısının ve çeşidinin artması ve bunlara erişimin kolaylaşması gibi nedenlerle madde kullanımı ve bağımlılığı, tüm Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de temel bir sorun alanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde de giderek yaygınlaşan, hatta ilkokullara kadar inen uyuşturucu kullanımı yalnızca kullanıcı bireyleri etkileyen, ölümlere neden olan bir sorun olmanın ötesine taşmış, toplumsal yapıyı tahrip eder hale gelmiştir.
Bu denli yıkıcı olan uyuşturucu sorunu ile mücadelenin yetersiz kaldığı ve bonzai başta olmak üzere sentetik uyuşturucuların yaygınlığının arttığı gözlenmektedir.
Madde kullanımı ve bağımlılığı ile mücadelede başarı, arzın azaltılması yanında talebin azaltılmasını, tedavi ve iyileştirme imkânlarının genişletilmesini de kapsayan üç boyutlu bir çalışmayla mümkündür. Bu mücadelenin sadece kolluk güçlerine bırakılmış olması, yapılan mücadelenin büyük ölçüde madde arzıyla sınırlı kalmasına sebep olmaktadır. Talep azaltma faaliyetleri ise yetersiz kalmaktadır.
Bu nedenlerle uyuşturucu madde bağımlılığında yaşanan artış ve bu artışın topluma etkileri ile ilgili sorunların ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98, İç Tüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz.
Candan Yüceer
Tekirdağ Milletvekili
Gerekçe:
21. yüzyılın en büyük sorunu olmaya aday madde kullanımı ve bağımlılığının son on yılda ülkemizde de yaygınlaşma eğilimi gösterdiği bir vakıa olarak karşımıza çıkmakta, başta bonzai olmak üzere sentetik uyuşturucuların ilkokullara kadar indiği bilinmektedir. Uyuşturucu sorunu toplumsal, kültürel, psikolojik, eğitsel alanlarla bağlantılı ve çok boyutlu bir sorun olarak toplumları tehdit etmektedir. Bu duruma rağmen, bu kadar yaygınlaşan ve toplum üzerinde yarattığı tehdidi gün geçtikçe artıran uyuşturucu kullanımı ile mücadele yetersiz kalmakta ve olumsuz sonuçlar doğurmaya devam etmektedir.
2006 yılından bu yana Uyuşturucu ile mücadele alanında Strateji belgeleri hazırlanmış, eylem planları oluşturulmuş ancak özellikle bonzai başta olmak üzere uyuşturucunun yaygınlaşmasının önüne geçilememiştir.
Bunda; Uyuşturucu olgusuna bütüncül bir yaklaşım geliştirilmemesi, uyuşturucu ile mücadelenin tüm boyutlarıyla, eşgüdümlü şekilde yürütülmesine uygun bir kurumsal yapılanmaya gidilmemiş olması, polisiye tedbirlerle uyuşturucu maddelerin arzına yönelik çalışmalarda başarılı olunmasına rağmen uyuşturucu maddelerin talebine yönelik çalışmaların yetersiz kalınması, tedavi ve rehabilitasyon çalışmalarında tatmin edici bir ilerleme sağlanmaması en büyük etkendir.
Bu sorunun ortadan kaldırılmasında veya etkilerinin azaltılmasında yalnızca polisiye tedbirlerin yeterli olmayacağı açıktır. Sürdürülebilir ve sonuç alıcı bir mücadele ve başarı ancak emniyet güçleri, aileler, üniversiteler, yerel yönetimler, medya ve sivil toplum örgütlerinin işbirliğiyle gerçekleşebilir.
Bonzai gibi sentetik uyuşturucular ucuz ve kolay ulaşılabilir olmaları nedeniyle daha yüksek oranda talebe sahiptir ve kullanım oranı tehlikeli biçimde artmaktadır. Nitekim BM Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Dairesinin 2017 yılında yayımladığı raporda yer alan verilere göre Türkiye, Sentetik uyuşturucu kullanımı sonucunda yaşanan ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer almaktadır. Benzeri sonuçlara Türkiye Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından 2006-2015 yılları arasında yayımlanan ve kamuoyuyla paylaşılan raporlarda da rastlamak mümkündür. Toplumu bilgilendirmek açısında büyük önem taşıyan TUBİM’in bu raporları kamuoyu ile paylaşmaya son vermesi uyuşturucu sorununun büyüdüğü ve kamuoyundan gizlendiği kuşkularına yol açmaktadır.
Yukarıda anılan nedenlerle uyuşturucu madde bağımlılığında yaşanan artış ve uyuşturucunun toplumda yarattığı tahribat ile ilgili sorunların ve alınacak önlemlerin Yüce Meclisimizce tespiti amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasının yerinde olacağı düşüncesindeyiz.
Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Türkiye’de ilkokullara kadar inen ve toplumu tehdit eden uyuşturucu madde kullanımını Meclis gündemine taşıdı. TBMM Başkanlığına konuyla ilgili Meclis Araştırma Önergesi veren Yüceer, ülkemizde uyuşturucu kullanımında sürekli bir artış meydana gelirken, ölümlerin arttığı uyarısı yaptı.
YALNIZCA KULLANICILARI ETKİLEMİYOR TOPLUMSAL YAPIYI TAHRİP EDİYOR
CHP’li Yüceer uyuşturucu kullanımının kullanıcı bireyleri etkilemekle kalmadığını, ölümlere neden olan bir sorun olmanın ötesine taştığını ve artık toplumsal yapıyı tahrip eder hale geldiğini kaydetti. Yıkıcı bir sorun olan uyuşturucu ile mücadelenin yetersiz kaldığı ve bonzai başta olmak üzere sentetik uyuşturucuların yaygınlığının arttığına vurgu yapan Yüceer, “Madde kullanımı ve bağımlılığı ile mücadelede başarı, arzın azaltılması yanında talebin azaltılmasını, tedavi ve iyileştirme imkânlarının genişletilmesini de kapsayan üç boyutlu bir çalışmayla mümkündür.” dedi
TÜRKİYE BONZAİ KAYNAKLI ÖLÜMLERDE AVRUPA’DA BİRİNCİ SIRADA
Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesinde; bonzai gibi sentetik uyuşturucuların ucuz ve kolay ulaşılabilir olmaları nedeniyle daha yüksek oranda talebe sahip olduğunu ve kullanım oranının tehlikeli biçimde arttığına işaret eden Yüceer, “BM Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Dairesinin 2017 yılında yayımladığı raporda yer alan verilere göre Türkiye, sentetik uyuşturucu kullanımı sonucunda yaşanan ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer almaktadır.” ifadelerini kullandı.
YALNIZCA POLİSİYE TEDBİRLERİN YETERLİ OLMAYACAĞI AÇIKTIR
Uyuşturucu ile mücadele konusunda strateji belgeleri hazırlandığını, eylem planları oluşturulduğunu ancak başarı kaydedilemediğini belirten Yüceer, “Bu sorunun ortadan kaldırılmasında veya etkilerinin azaltılmasında yalnızca polisiye tedbirlerin yeterli olmayacağı açıktır. Sürdürülebilir, sonuç alıcı bir mücadele ve başarı ancak emniyet güçleri, aileler, üniversiteler, yerel yönetimler, medya ve sivil toplum örgütlerinin işbirliğiyle gerçekleşebilir” dedi.
SORUNUN BÜYÜKLÜĞÜ KAMUOYUNDAN GİZLENİYOR
Türkiye Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından 2006-2015 yılları arasında raporlar yayımlandığını ve bunların kamuoyuyla paylaşıldığını ifade eden Yüceer, “Toplumu bilgilendirmek açısında büyük önem taşıyan TUBİM’in bu raporları kamuoyu ile paylaşmaya son vermesi uyuşturucu sorununun büyüdüğü ve kamuoyundan gizlendiği kuşkularına yol açmaktadır.” diye konuştu.
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELEDE BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM YOK
Uyuşturucu ile mücadelenin yetersizliğine dikkat çeken Yüceer, bunda en önemli faktörün uyuşturucu ile mücadelenin tüm boyutlarıyla, eşgüdümlü şekilde yürütülmesine uygun bir kurumsal yapılanmaya gidilmemesi olduğunu belirtti. “Polisiye tedbirlerle uyuşturucu maddelerin arzına yönelik çalışmalarda başarılı olunmasına rağmen uyuşturucu maddelerin talebine yönelik çalışmaların yetersiz kalınması, tedavi ve rehabilitasyon çalışmalarında tatmin edici bir ilerleme sağlanmaması en önemli etmendir” dedi.
YÜCEER’İN MECLİS ARAŞTIRMA ÖNERGESİ
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Bağımlılık yapan maddelerin sayısının ve çeşidinin artması ve bunlara erişimin kolaylaşması gibi nedenlerle madde kullanımı ve bağımlılığı, tüm Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de temel bir sorun alanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde de giderek yaygınlaşan, hatta ilkokullara kadar inen uyuşturucu kullanımı yalnızca kullanıcı bireyleri etkileyen, ölümlere neden olan bir sorun olmanın ötesine taşmış, toplumsal yapıyı tahrip eder hale gelmiştir.
Bu denli yıkıcı olan uyuşturucu sorunu ile mücadelenin yetersiz kaldığı ve bonzai başta olmak üzere sentetik uyuşturucuların yaygınlığının arttığı gözlenmektedir.
Madde kullanımı ve bağımlılığı ile mücadelede başarı, arzın azaltılması yanında talebin azaltılmasını, tedavi ve iyileştirme imkânlarının genişletilmesini de kapsayan üç boyutlu bir çalışmayla mümkündür. Bu mücadelenin sadece kolluk güçlerine bırakılmış olması, yapılan mücadelenin büyük ölçüde madde arzıyla sınırlı kalmasına sebep olmaktadır. Talep azaltma faaliyetleri ise yetersiz kalmaktadır.
Bu nedenlerle uyuşturucu madde bağımlılığında yaşanan artış ve bu artışın topluma etkileri ile ilgili sorunların ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98, İç Tüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz.
Candan Yüceer
Tekirdağ Milletvekili
Gerekçe:
21. yüzyılın en büyük sorunu olmaya aday madde kullanımı ve bağımlılığının son on yılda ülkemizde de yaygınlaşma eğilimi gösterdiği bir vakıa olarak karşımıza çıkmakta, başta bonzai olmak üzere sentetik uyuşturucuların ilkokullara kadar indiği bilinmektedir. Uyuşturucu sorunu toplumsal, kültürel, psikolojik, eğitsel alanlarla bağlantılı ve çok boyutlu bir sorun olarak toplumları tehdit etmektedir. Bu duruma rağmen, bu kadar yaygınlaşan ve toplum üzerinde yarattığı tehdidi gün geçtikçe artıran uyuşturucu kullanımı ile mücadele yetersiz kalmakta ve olumsuz sonuçlar doğurmaya devam etmektedir.
2006 yılından bu yana Uyuşturucu ile mücadele alanında Strateji belgeleri hazırlanmış, eylem planları oluşturulmuş ancak özellikle bonzai başta olmak üzere uyuşturucunun yaygınlaşmasının önüne geçilememiştir.
Bunda; Uyuşturucu olgusuna bütüncül bir yaklaşım geliştirilmemesi, uyuşturucu ile mücadelenin tüm boyutlarıyla, eşgüdümlü şekilde yürütülmesine uygun bir kurumsal yapılanmaya gidilmemiş olması, polisiye tedbirlerle uyuşturucu maddelerin arzına yönelik çalışmalarda başarılı olunmasına rağmen uyuşturucu maddelerin talebine yönelik çalışmaların yetersiz kalınması, tedavi ve rehabilitasyon çalışmalarında tatmin edici bir ilerleme sağlanmaması en büyük etkendir.
Bu sorunun ortadan kaldırılmasında veya etkilerinin azaltılmasında yalnızca polisiye tedbirlerin yeterli olmayacağı açıktır. Sürdürülebilir ve sonuç alıcı bir mücadele ve başarı ancak emniyet güçleri, aileler, üniversiteler, yerel yönetimler, medya ve sivil toplum örgütlerinin işbirliğiyle gerçekleşebilir.
Bonzai gibi sentetik uyuşturucular ucuz ve kolay ulaşılabilir olmaları nedeniyle daha yüksek oranda talebe sahiptir ve kullanım oranı tehlikeli biçimde artmaktadır. Nitekim BM Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Dairesinin 2017 yılında yayımladığı raporda yer alan verilere göre Türkiye, Sentetik uyuşturucu kullanımı sonucunda yaşanan ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer almaktadır. Benzeri sonuçlara Türkiye Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından 2006-2015 yılları arasında yayımlanan ve kamuoyuyla paylaşılan raporlarda da rastlamak mümkündür. Toplumu bilgilendirmek açısında büyük önem taşıyan TUBİM’in bu raporları kamuoyu ile paylaşmaya son vermesi uyuşturucu sorununun büyüdüğü ve kamuoyundan gizlendiği kuşkularına yol açmaktadır.
Yukarıda anılan nedenlerle uyuşturucu madde bağımlılığında yaşanan artış ve uyuşturucunun toplumda yarattığı tahribat ile ilgili sorunların ve alınacak önlemlerin Yüce Meclisimizce tespiti amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasının yerinde olacağı düşüncesindeyiz.
