Özgürlük ve Dayanışma Partisi Tekirdağ Milletvekili Adayı Serpil Bayar, AKP, CHP, MHP, DP ve Genç Parti'nin şuanda egemen olan sistem partileri olduğunu belirterek, "12 Eylül düzeni ile bir sorunu olmayan, onun değiştirilmesi yönünde hiçbir çaba göstermeyen, adaletsiz seçim sistemini ve barajları savunan, iktidarı boyunca emekçilerin ve ezilenlerin mücadelesi baskı yoluyla engellemeye çalışan bir anlayıştan demokrasi beklenmeyeceği açıktır" dedi.
Seçmenlerden korkoya teslim olmadan umuda oy vermelerini isteyen Özgürlük ve Dayanışma Partisi Tekirdağ Milletvekili Adayı Serpil Bayar, şunları söyledi:
HALKIN YÖNETİME KATILMASI BİR ALDATMACA
"Demokrasi tartışmalarında temel nokta, nasıl bir demokrasi sorunudur? Bugün 5 yılda bir yapılan seçimlerle halkın yönetime katılması bir aldatmacadır. Halkın yönetime katılması, her düzeyde söz, yetki ve karar sahibi olması anlamına gelmesidir.
DÜZENİN DEMOKRASİ ANLAYIŞI BU KADAR
Oysa bu düzende siyaset sisteminin seçkinleri, bilenleri ve uzmanları aracılığı ile yapılır. Halkın bu sürece katılımı tıpkı yarışma programlarında mesajlarla başvurulan halk oylaması gibidir. Bu düzenin demokrasi anlayışı bu kadardır. Onlar halkın kendi kendini yönetemeyeceğini, yönetilmesi gerektiğini söylerler.
BUNLARIN İKTİDARINDA HALK YOKTUR
Onların iktidarında halk yoktur, çeteler vardır, derin devlet vardır, IMF'nin buyrukları vardır. Asker-sivil bürokrasi vardır. Ve sermaye vardır. Bugün demokrasi mücadelesi yürütürken sandık demokrasisine de sermayenin demokrasisine de karşı halkın söz, yetki ve karar sahibi olduğu bir demokrasi anlayışı ile mücadele etmek gerekmektedir.
OMUZ OMUZA VERME ZAMANI
Haramilerin saltanatı ancak emekçi halkın mücadelesi ile yıkılır. Türkiye'yi çetelerin, darbecilerin, derin devletin, IMF uşaklarının elinden kurtarmak için şimdi yan yana omuz omuza verme zamanıdır. ÖDP bu sesin, bu kavganın partisidir.
YOLLARA, SOKAKLARA DÖKÜLME ZAMANI
Kimileri baraja güvenerek ÖDP'ye vereceğiniz oylar boşa gidecek masalları anlata dursunlar ÖDP'ye verilecek oylar çetelere, darbecilere, IMF'cilere verilecek bir yanıt, bir gelecek umududur. ÖDP'ye verilen oylar mücadeleye, kavgaya ve sokağa çağrıdır. Şimdi demokrasi için, eşit ve özgür bir ülke için, geleceğimizi kendi ellerimize alarak, yeniden o tozlu yollara, sokaklara dökülme zamanıdır."
HALKIN YÖNETİME KATILMASI BİR ALDATMACA
"Demokrasi tartışmalarında temel nokta, nasıl bir demokrasi sorunudur? Bugün 5 yılda bir yapılan seçimlerle halkın yönetime katılması bir aldatmacadır. Halkın yönetime katılması, her düzeyde söz, yetki ve karar sahibi olması anlamına gelmesidir.
DÜZENİN DEMOKRASİ ANLAYIŞI BU KADAR
Oysa bu düzende siyaset sisteminin seçkinleri, bilenleri ve uzmanları aracılığı ile yapılır. Halkın bu sürece katılımı tıpkı yarışma programlarında mesajlarla başvurulan halk oylaması gibidir. Bu düzenin demokrasi anlayışı bu kadardır. Onlar halkın kendi kendini yönetemeyeceğini, yönetilmesi gerektiğini söylerler.
BUNLARIN İKTİDARINDA HALK YOKTUR
Onların iktidarında halk yoktur, çeteler vardır, derin devlet vardır, IMF'nin buyrukları vardır. Asker-sivil bürokrasi vardır. Ve sermaye vardır. Bugün demokrasi mücadelesi yürütürken sandık demokrasisine de sermayenin demokrasisine de karşı halkın söz, yetki ve karar sahibi olduğu bir demokrasi anlayışı ile mücadele etmek gerekmektedir.
OMUZ OMUZA VERME ZAMANI
Haramilerin saltanatı ancak emekçi halkın mücadelesi ile yıkılır. Türkiye'yi çetelerin, darbecilerin, derin devletin, IMF uşaklarının elinden kurtarmak için şimdi yan yana omuz omuza verme zamanıdır. ÖDP bu sesin, bu kavganın partisidir.
YOLLARA, SOKAKLARA DÖKÜLME ZAMANI
Kimileri baraja güvenerek ÖDP'ye vereceğiniz oylar boşa gidecek masalları anlata dursunlar ÖDP'ye verilecek oylar çetelere, darbecilere, IMF'cilere verilecek bir yanıt, bir gelecek umududur. ÖDP'ye verilen oylar mücadeleye, kavgaya ve sokağa çağrıdır. Şimdi demokrasi için, eşit ve özgür bir ülke için, geleceğimizi kendi ellerimize alarak, yeniden o tozlu yollara, sokaklara dökülme zamanıdır."